şu sıralar çok karmaşık. aidiyet, sahiplenme, kıskançlık... bunlar elbette olmalı ama karşındakinin özgürlüğünü kısıtlayacak düzeyde değil. bunları abartan insanlar şüphesiz güven sorunları yaşıyordur ve eğer güven problemi varsa, ilişki de olmamalı. kendimi toplumumuzdaki kızların çoğu gibi itaatkar görmüyorum ben. "sevgilim var, şort giymemi istemiyo, giymemeliyim" ya da "şu arkadaşımla görüşmemi istemiyo, görüşmemeliyim çünkü ben ona aidim" gibi düşünemiyorum. elbette sevgilim dediğim insana aidimdir. ama aidiyet bu şekilde olmaz. bu istenileni yapmak, kendini kısıtlamaktır.
arthur schopenhauer okuyan bilir, bi sözü var, "erkeğin aşkı, doyum bulduğu anda ciddi biçimde azalır; artık tüm kadınlar, sahip olmuş olduğu kadından daha fazla çekici gelmeye başlar. kadının aşkı ise tam bu anda artar" diye. benim de gözlemlediğim kadarıyla gerçek hakikaten de buyken, sevgilim dediğim adam bana aşıkken, beni kıskanıp yapmak istediklerimi kısıtladığı zaman, ben o an yapamadığım şeyi gelecekte, artık birbirimizi sevmiyorken düşündüğümde pişmanlık duymak istemiyorum. çünkü belki de geçmişimde olduğu gibi, sevgilimin benden soğuyup benim aşk acısı çektiğim zamanın aynısını tekrar yaşayacağım.
edebiyattan, şiirsellikten uzak biri olarak benim için aşk insan beyninde, sadece insanın soyunu devam ettirebilmesi için, bilincinde olmayarak seçtiği fiziksel/kültürel kendine yakın biriyle vaktini sorunsuz geçirebilmesine yarayan hormon istilasıdır. bu kadar basittir. ilişkidir asıl problem. iletişimdir.
benim için, olması gerektiğini düşündüğüm ilişki türü şudur;
sevmek. gerçekten aldatmayacağına inanmak, sosyal ortamlara girdiği için kıskanmamak, sevgili de gelmek istiyorsa davet etmek. hayat görüşüne saygı duymak. hayat görüşünde hoşa gitmeyen bi şey görüldüğünde sadece hoşa gitmediğini belirtmek, "yapma-düşünme" dememek. karşı tarafın ve kendinin farklı hayatlar yaşamış olduğunu, bu yüzden iyi-kötü, doğru-yanlış, hatta gerçek anlayışlarının farklı olabileceğinin farkında olmak.
ve son olarak, ki en önemlisi, sohbet edebilmek. fikir ayrılıkları çok fazla da olsa, tartışmadan saatlerce sohbet edebilmek.