bazı arkadaşlarımız dediklerimi tam anlamamış ya da ben anlatamamışım. neyse sorun yok. anlatırız nasıl olsa.
şimdi benim tezime yönelik eleştirilere gelelim:
"....toprak vermemek için gerekirse kürtleri sürerizzz.. öldürürüzzz.. ortaasyadan türk getirtip kürtleri o türklere ezdiririzzz..."
diyenlerin bunları nasıl yapacaklarına dair ortaya detaylı bir plan koymaları lazım...
öhöm! bir kere son cümlesi hariç ben böyle bir şey demedim. yani şimdiki gibi türkler oralara yoğunlaşacak gencecik türk askerini oraya yollayıp sıcak savaşın içinde yer alacağız, keseceğiz, öldüreceğiz demedim. bunun için daha başka yöntemler var. bir kere geçmişte bu uygulama kısmen yapıldı ve yerel olarak başarılı da olundu. kırgızların yerleştiği van erciş'e bağlı ulupamir yaylası örneğine bakmaya davet ediyorum bu arkadaşı. baksın bakalım pkk ulupamir yaylasına girince ne oluyor? üstelik bunu yapan sayıları binlerle tarif edilen, kenan evren'in zamanında afganistan savaşından getirttiği kırgızlar.
aslına bakarsanız afganistan ilginç bir coğrafya. oldukça kozmopolit ve bu demografik yapının yarıya yakınını türk halkları oluşturuyor. afganistanda yaşayan türk halkları mümkün mertebede varlıklarını koruyor ve peştunlar, beluçlar, tacikler gibi farsi halklarla karışmıyorlar. afganistan türklerinin varlıklarını koruduğunu rahatlıkla söyleyebilirken huzurlu olduklarını pek söyleyemeyiz. rus işgalleri, taliban yönetimi, amerikan işgali, el kaide bağlantılı terör örgütleri afganistan türklerini de etkiledi ve hep tetikte, diken üstüne olmalarını sağladı. yani afganistan türkleri doğuştan antrenmanlı bu konuda diyebiliriz. üstelik beraber aynı ülkede yaşadıkları da kürtlere hem kültürel hem etnik olarak benzeyen peştunlar. al birini vur ötekine! afganistan türkleri özbekler, türkmenler, kırgızlardan oluşmakla birlikte sayıları milyonlarla ifade edilen fars dili konuşan ama türk ve moğol kökenli hazaralar da var. sadece bir kaç milyon özbek, türkmen, kırgız bile işimizi görür ya neyse.
demem o ki afganistan dediğin coğrafya bizim güneydoğunun bir nevi kopyası. hem de daha şiddetli ve zorlusu. bu türkler türkiye için biçilmiş kaftan. mücadelelere ve zorlu şartlara alışkınlar. hayvancılık, tarım ve askerlik başlıca meslekleri. el kaide, ışid, taliban gibi örgütlerle savaşan bu türkler pkklı maymunları susuz götürürler. yapmak gereken ise maaş bağlamak bile değil. bu insanları yavaş yavaş güneydoğu kırsalına yayıp hem güvenliği hem de o bölgeyi ihya etmelerini sağlamak. boş arazi ve tarım, hayvancılık imkanı verirsen bu insanlar maaş bile istemez, bağlı oldukları yeri korur. türkiye'ye nankörlük etmez. bak bakalım şu an kırgızlar nasıl yaşıyor ulupamirde. ülkenin korunmasında ne gibi yararları olmuş?
ayrıca şu var. bütün bunlar olurken türkiye sadece pasif olarak bu savaşın içinde yer alacak. yani eli kalem tutan çocuk hakkaride pusuya düşmeyecek, daha dün mahallede top koşturan çocuk şırnakta mayına basmayacak. güneydoğuya hiç yatırım yapmamıza da gerek yok. afganistan türkleri maaşla yaşamıyor. kendi yaylasında yayılıyor, tarım ve hayvancılıkla geçiniyor, kendi güvenliğini kendi sağlıyor. sadece boş arazilere yerleşme izni vermek yeterli. tıpkı zamanında ulupamirde olduğu gibi. burada temel amaç pkk'nın alan hakimiyetini daraltıp kırsal alanda türk hakimiyetini pekiştirmek, kırsal alana hakim olan bölgeye de hakim olur. hali hazırda bölgede kırsal alanlar dağınık ve birbirine uzaktır. boşluklar muhacır türkleri yerleştirecek yeterliliktedir.
ayrıca iş sadece türk hakimiyeti meselesi de değil. afganistan türkleri sayesinde oralar bayındır hale gelecek, tarım ve hayvancılık gelişecek, et fiyatları ucuzlayacak, kaçakçılığın ve anarşinin önüne geçilecek, pkk'nın alan hakimiyeti bitme noktasına gelecek. sadece şehir merkezlerinde takılı kalan pkk ise zaten özel harekatla başa çıkamaz. ayrıca bölgede olması gereken türklerin asla şehirleşmemesidir. şehirleşen çocuk sayısını azaltır ve zamanla savaşa, kavgaya, tarlaya ilgisi azalır. kürtlerin büyük şehirlere toplanması sağlanırken kırsal afganistan türkleriyle doldurulmalı. muhakkak şehirlerde doğum kontrolü şart olmalı ve 1-2 çocuktan fazlası olan ailelerden vergi alınmalı. cezai yaptırımlar uygulanmalı. afganistan türkleriyle baskılama operasyonunda pkkcılar için üç seçenek kalıyor:
1) ya yola gelip zamanla tamamen entegrasyona yol alacaklar.
2) ya doğuştan antrenmanlı afganistan türklerine karşı ağır zayiatlar verip yok olacaklar.
3) ya da 90lı yıllarda olduğu gibi çeşitli ülkelere iltica edip gidecekler. tıpkı şu an esad yönetiminden kaçan bazı suriyeliler gibi.
akla en yatkın ve mantıklı seçenek, hele ki en az zayiat verecek(belki de hiç) ve amerikanın büyük ortadoğu projesine karşı duracak; israil, ermenistan gibi türk düşmanı ülkeleri sevindirmeyecek proje budur. oysa ayrılıkçı türklerde toprak vermeyi savunan arkadaşlar kürt devleti kurulduktan sonra ne olacağını göremiyor. tamam adamlar aya çıkacak demiyorum ben ama türkiye'ye düşman bütün ülkelerin bu ülkeye vereceği desteği düşünün. tamamen amerikan israil güdümlü koca bir kürdistan olacak dibimizde ve bu devletin amacı da türkiye'nin ortadoğu, kafkasya coğrafyasında pozisyonunu azaltmak, türkiye'yi dar alana hapsetmek olacak. eğer birilerinin güle oynaya ayrılacağını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. bu adamların ne kadar yüzsüz olduğunu sizler de biliyorsunuz. denize çıkış için hatay, mersin gibi illeri, türk dünyası ve iranla sınırımızı kapatmak için ığdır'ı, kars'ı, ardahan'ı da istediklerini bilmiyor musunuz? ilber ortaylı'nın dediği gibi biz ne çekoslovakyayız ne de avusturya macaristan. bu arkadaşlar(!) da bir çek, macar, avusturyalı değil. pkk gibi bir örgütle ya onları yok ederek başa çıkarsın ya da boyun eğerek. bir başka üçüncü yol yok. batıdaki iyi eğitimli, vatansever, okumuş türk çocuk ölmesin diye bunlara karşı gönülden mücadele edecek, zor şartlara karşı dayanıklı durabilecek ve pkkcıların konuştuğu dilden anlayacak afganistan türklerini acilen getirmemiz lazım. şu ülkeye suriyeli mülteci sayısı kadar afganistan türkü getirilip yerleştirilseydi bugün çok farklı bir tablo olurdu.
