öncelikle cevap, hiçkimse. kendi göbeğimizi kendimiz kesmek zorundayız.
bunu yıllar öncesinden düşünen siyasilerimiz, nato, birleşmiş milletler gibi oluşumlara girmişlerdir. bir yandan a rusya ve diğer doğu bloku ülkelerle işbirliğini orta seviyede devam etmişlerdir. cumhuriyetin ilanından bugüne kadar türkiye batıya yakın olmaya çalışmıştır. bu yakınlık ilerleyen süreçlerde amerika başta olmak üzere efendi köle ilişkisine benzemiştir. türkiye ne zaman kendi amaçlarına göre hareket etmeye kalkacak olsa her zaman bir kaos yaratılmıştır. bu saatten sonra da batı ülkeleri türkiye yi avucunun içinde tutmak isteyeceklerdir. ne kadar natoya üye olsakta 15 temmuz sürecinde görülmüştür ki bu ortaklık sadece kağıt üstündedir. pratikte yoktur. o yüzen şu durumda arkamızda nato var demekte boş olacaktır. darbe girişimine benzer bir şekilde ülkede bir kaos yaratılmak istendiğinde buna karşı çok güçlü ve hazırlıklı olmaktan başka çare yok.