öncelikle osmanlı tam anlamıyla şeriatla yönetilen ülke değildir. şeri hukukun yanında islamiyet öncesinden bu yana devam eden töre kuralların oluşumunu sağladığı örfi hukuk da bulunmaktadır.
ayrıca;
osmanlı'nın zayıf, yıkılmaya yüz tutmuş bizans'ın yakınında kurulması,
selçuklu'daki ikta sisteminin tımar olarak uygulamaya devam etmesiyle büyük bir ordunun olması ve ordunun devlete bir yük olmaması,
ipek ve Baharat Yolları gibi önemli ticaret yollarının geçtiği ve birleştiği yerde olmasından dolayı hazineye büyük gelir sağlanması ve bu durumun osmanlı ekonomisini iyice büyütmesi.
ayrıca fethedilen yerlerdeki halka hoşgörü politikasının izlenmesi. (hoşgörü yoktur falan demeyin bana, o bölgelerdeki insanlar din ve dillerini bugün de koruyabilmiştir)
ne zaman ki tımar düzeni bozulmuş ve ticaret yolları yeni coğrafi keşiflerle önemini yitirmiş o zaman osmanlı da zayıflama ve yıkılma sürecine girmiştir.
gördüğünüz gibi üç kıtaya hakim olmanın şeriatla hiçbir ilgisi yoktur.
