herşeyi paylaştığın takıldığın dalga geçtiğin ama her buluştuğunda harika vakit geçirdiğin kişinin uzaklara gitmesi durumudur. amerika burda sadece uzağı tanımlamak için kullanılmıştır.
bir de uzun süre görüşmemiş de tam yine eskisi gibi sık sık görüşmeye başladığınız yeniden mutlu olduğunuz gözleriniz ışıldarken bırakıp gidiyorsa daha doğrusu gitmek zorundaysa acı iki kat artar.
ne istersin benden ne getireyim ordan bak herkes bir şey istiyor sen de iste dediğinde "gitme kal, ben bir tek bunu isterim" demek istersiniz ama diyemezsiniz ki o üzülmesin diye "ben bir şey istemem ya, o ne öyle şehire giden köylüden malzeme istemek gibi" der espri yapmaya çalışırsınız kalbiniz "gitmese keşke" derken.
"çok kötüyüm" dediği zaman koşarak ne olursa olsun yanına gittiğiniz kişinin sizden binlerce kilometre uzakta olması sizi korkutur. ya yine "çok kötüyüm" derse? yine gidebilecek misin yanına? boş ver üzülme diyebilecek misin. sonra okkalı bir mnskym çekersin. senin de ona ihtiyacın olacağını bilerek. aramak istediğin zaman arayamacağını bilerek.
son kez sarılmak istersin gönderirken bırakmak istemezsin. beklersin öyle için huzurla dolar son kez. ama gitmek zorundadır. gitmelidir.
ve beklersin. gelmesini. bazen belki ararsın napıyor merak edip. bazen ulaşır bazen ulaşamazsın. canın sıkılır bi bira içmek istersin o aklına gelir vazgeçersin.
