baudrillard amcanın, gayet güzel kitabıdır. hatta meşhur bir filmde de kısa bir sahnede kullanılmıştır. yazı sonunda görseli koyacağım.
simulakr diye tanımlanan şey, hakikatın bir nevi izdüşümüdür. ne tamamen gerçekliği yansıtır ne de hakikatten tamamen kopuk haldedir. platon'un idealar gerçekliğinin temsili olan sembol veya simgeleri/ gölgeleri olarak düşünebiliriz bunu.
simülasyonun hakikatle ilişkisi ise bu kadar içli dışlı değil ne yazık ki. simulakrda, hakikate yönelik barınan izlerin, simülasyonda yeri yok.
tamamen sanal, kopyanın kopyası. internetin yaygınlaşmasıyla, gerçek dünyada var olan her şeyi, dış dünyadan geldiğine yönelik iz bırakmadan, matematiksel kodlarla tekrar var ediyoruz. bu mecralarda konuştuğumuz, paylaştığımız şeylerin, dışarısıyla pek bir ilgisi yok. asosyal, kelimesi de biraz da bu kopuşun 21.yy da tekrardan yorumlanmış hali.