halı sahadan insan manzaraları

entry8 galeri
    ?.
  1. saha içi görev dağılımı şöyle olan esnaf/öğrenci/amatör gruplar;

    duvar pasında adı gecen duvar: bu arkadaş, ebeveynlerinin "duvara mı konuşuyorum?" fırçasına muhatap olan, ezik mode on, böyle, dokunsan intihara teşebbüs edecek bi arkadaştır. çok severim kendisini. zira o duvar, ben ise duvar pasının kahramanı payesinde rol alıyorum burada. gerçekte de öyle, gidin sorun. defansın "geri gelin lan" serzenişine en az maruz olanı da budur, gözümden kaçmadı.

    geri gelin lan replikli defansif kaleci önü oyuncusu: "defans oyuncusu" demeye elim varmadı bu arkadaşa. çünkü her iki takımda da vardır bu ibnelerden, binaenaleyh gol atmanız teke tek durumundan daha zor olur bu ibneler yüzünden. fiziksel özellikleri izbandutvari, kimyasal özellikleri her türlü sürtünmeyle sağlanabilecek sertlikte, biyolojik özellikleri ise daha sınıflandırılmamış. gol atmaya gidersiniz, sizin takımdaki manyak hemen başlar yegane repliklerini saydırmaya; "geri gelin lan", "ulan kaptırmayın ibneler" gibi ağlanmaya. ulan kupasına mı oynuyoruz pezevenk. altı üstü bi tepsi baklava, ama gel de dinlet şini.

    orta saha benden sorulur adamı: bu adamdan da her maçta bulunur. her iki takımda da olmazsa yani bir yerde "liderlerin çekişmesi" olmayacaksa bunun olduğu takım diğerini ezer. genellikle bunlar da allah'ın yarattığı diğer mahlukat gibi çifttirler ve her takımda birer tane vardır. bilim ve teknik dergisi abonesidir bunlar. hatta bi keresinde bunlardan birinin, tükürük balığının suyun kırılma indisini hesaplayıp böceği indirdiği tekniği işlemlerle açıklarkenki halini hatırlıyorum da; bunlar topa vururken çok ince hesaplar yaparlar. ben olsam bodoslama vururum. o adam sol ayağıyla duran topa roberto carlos gibi gerilir, ronaldinho gibi vurur, valla bak. kaç tane kız kaybettim aynı hareketleri yapamıyorum diye. ee sonuç aynı, onun attığı da direği yaladı, benimkisi de. ama o gerilme, o duruş, o endam, ne bileyim işte karizma meselesi bi yerde. sahalarda hayatımı zehir eden en şerefsiz böceklerdir yani bunlar.

    kaçacağı yeri iyi hesaplayan forvetimsi: orta saha benden sorulur adamının cancişidir bu. diğer forveti, defansları filan görmeden ona pas verir, gol attırır bu canciş. çünkü ona göre gol atma potansiyeline sahip tek adam bu beleşçidir. hayatında yaptığı en doğru şey, zeki ve teknik elemanı buna inandırmış olmasıdır. yalnız bu rütbenin düşmesi de mümkündür, asla "kaç tane pas verdim, bi tane atamadın lan" dedirtmemeniz gerekmektedir. yoksa kendine yeni bir canciş bulur bu satıcı. onun çün öncelikle kaçacağınız yer, sonrasında ise kaleciyi engin tecrübelerinizle avlamanız şarttır. bu şartları sağladığınız taktirde siz de bizdensiniz ve hayatını futbola adamış orta saha oyuncusundan sonra oyunu izlemeye gelen en güzel ikinci, en zeki, muhtemelen sarışın olmayan bayanın kavalyesi olmaya adaysınızdır.

    zurnanın zort dediği yerin bekcisi: amacı kaleyi korumak değil, topun kaleye girmesine mani olmaktır. çoğu kaleci bu hatayı yapar, kale direklerine sıkı sıkı sarılır falan, yapmayın böyle şeyler. bunu da belli mahlaslara göre ayırmak elzem; uzun boylu ve amatör de olsa herhangi bir takımda kalecilik yapmamışsa çabuk gol yer. çünkü uzun boylu olmanın bir dezavantajı da rahat hareket edememektir. yerden yavaş bir plase onu rahatlıkla avlamanız için yeter koşuldur. kendisi bi kaç golden sonra bunu anlar ve kaleci değişikliği için sağ ya da sol defans oyuncusuna rüşvet verip rol değiştirir ya da uzun boyunun/cüssesinin avantajını kullanıp bunu ona zorlar. bu türün small bedeni daha gelmedi, pazartesiye gelirse onu da anlatırım.
    0 ...