Devrimin kültürel boyutunda düşünce ve fikirlerin propagandası için devrimci dergiler çıkarın , yazılarınızı , tezlerinizi proleterlerle paylaşın , sesi kısık çıkan ve burjuva tarafından ezilen kitlenin gözünü devrimci propaganda ile açın. Kitleleri bilinçlendirin.
Devrimin sosyal boyutunda emekçiler devrimci sendiklarda örgütlenin , hak ve özgürlüklerinizi elinizden almaya çalışanlar için örgütünüzle sınıf mücadelenizi yürütün ve asla uzlaşmayın. Varoşlarda ezilen halkın seslerini duyurabilecekleri sivil devrimci kuruluşlar ve dernekler kurun.
Devrimin iktisadi boyutunda ülkemizin kapitalist emperyalizmin işbirlikçisi ve milliyetçilik - din aforizmaları ile neo-liberal sömürüyü halk üzerinde devam ettiren oligarşik bir yapı olduğunu cümle aleme somut olgularla duyurun , gözlerinin içine sokun.
Devrimin siyasi boyutunda parlementer demokrasi oyununa kanmayın ve oyunuzu kullanmayın , kullandırtmayın . Sosyalizmi mevcut burjuvaya angaje olmuş sol görünüşlü işbirlikçi partilere vermeyin. Parlamenter sosyalizmin burjuvanın bir uzlaşma oyunu olduğunu unutmayın.
Devrimin kişisel boyutunda marksist ideolojinin teori olduğunu unutmayın ve leninizmde somutlaşan devrimci nesnelliğinizi pratik hayatınızda uygulayın. Lüks arabalara,konutlara sahip olmak yerine mütevazi bir hayatı ve paylaşmayı seçin. Unutmayın ki eşitlik - özgürlük - adalet kavramları teoride kaldığı sürece evinizin bir köşesinde
ona buna hava atmak için bulunan abajür parçalarıdır.
Ve en önemlisi devrimciler düşündüklerini söylemekten asla korkmazlar . Söyleyeceğini düşün , düşündüğünü söyle.