platonik aşk

entry1910 galeri ses1
    212.
  1. yine bir pazartesi sabahı...
    sabahın köründe kalkmak hiç bu kadar güzel değildi, bu kadar heyecanlı değildi
    ama şimdi acele ediyorum
    bir an önce otobüs durağına gelebilmek için
    onu görebilmek için...
    "6.40 ekspresindeki kız"ı görebilmek için...
    sonunda geldim işte durağa, yine oradasın,
    saat 6.32 gibi gelmişsin her zamanki gibi
    benden 2-3 dakika evvel
    yine nike çantan ve siyah beyaz converselerin
    yine kumral saçların ve ela gözlerin
    güneş tepelerin ardından yükselirken parıldırıyorlar..
    ah keşke yanına gelip "günaydın" diyebilsem
    o aramızda kalan üç metreyi yürüyebilsem..
    neyse otobüsün kapıları açılmış...
    keşke oturabilsem yanındaki koltuğa, olmaz işte
    hemen arkana oturdum bende
    belki saçlarının kokusunu alırım diye
    o da ne ?
    cebinden neden çıkardın telefonunu ?
    Allahım korkuyorum...
    neyse.. saate baktın herhalde..
    ne de güzel bakıyorsun camdan dışarı
    saçların nasıl parlıyor güneşin ışığında
    artık duyulmuyor 86 model otobüsün motorunun gürlemesi
    "arkalara doğru ilerleyelim" diyen şöförün sesi
    kulaklarımda sadece güzellğinin ninnisi
    biliyorum, hayatım boyunca tek kelime konuşamayacağım seninle
    bir kez olsun dokunamayacağım eline
    ama olsun varsın, böyle de güzel seni sevmek..
    bu arada nasıl geçti istanbul'un trafiğinde bir saat..
    geldim işte durağıma...
    kalktım ayağa, inmek üzereyken dönüp son bir kez daha baktım yüzüne...
    sen ise sadece güzeldin..
    ve masum..
    bir melek gibi...
    yarın sabah görüşmek üzere hoşçakal...
    hoşçakal "6.40 ekspresindeki kız"...
    adın her neyse,
    hoşçakal...
    12 ...