eğer ki bu olay gerçekten bir görüntü oyunu değilse -ki ben böyle olayın yine a.k- türkiye'nin adam olma konusunda hala adımlarını minimal attığının göstergesidir.
öncelikle o çocuğu oraya gönderen zihniyetin ne tür bir psikolojiye sahip olduğunu merak etmekteyim. aslında merak etmeye gerek yok sanki. insan içine çıkamayan insan kısvesi altına bürünmüş kimseler bu genç dimağların beyinlerini yıkayıp salıveriyorlar ortalığa. sözde özgürlük savaşçıları olarak adlandırılan ve bu çocuklara bu şeyleri empoze eden kimseler işini çok iyi yapıyor açıkcası. bu tüyü bitmemiş çocuklar da robot misali yıkım emirlerini, koas ortamlarını yaratmalarını pek bi güzel gerçekleştiriyor. sahip oldukları özgürlüğe rağmen neyin özgürlüğü peşinde düştüler acaba o da muallak bir şey.
polis olayına gelirsek ki eğer, o görüntü gerçekten insanlık dışı. o dakikadaki tüm acıyı çocuğun gözlerinden ve dökülen yaştan anlaşılabilir pek tabi fakat ne kadar insanlık dışı olsa da görüntü bize şunu hatırlatıyor.
öyle g.te böyle y.r.k...
polis napsın peki. taşlarla sopalarla saldıran bu sempatizanlara mal mal bakıcak hali yok pekala. ama göz önünde yapılan bu tür şeylere kaçması çok da kabul edilecek bir olay değil. ne olursa olsun zarar vermeden gözaltına alınması lazım. gözaltına alındıktan sonra ne yapılıyorsa yapılacak.
vesselam, içimde bulunan nefrete rağmen o görüntüyü izlerken içim acıdı azizim. bi garip oldum.
