"milletvekili olarak değil vatandaş olarak bu ülkeyi sömürdüm."
"emniyet müdürü olarak değil vatandaş olarak işkenceyi seviyorum."
"milletvekili olarak değil vatandaş olarak şeriat istiyorum."
yukarıdaki cümleler gibi, bulunduğu konumun bir cümleyle, birkaç saniyede gömlek misali çıkarılabilecek bir konum olduğunu düşünen emniyet müdürü.
iyi yapmıştır kötü yapmıştır bilemeyeceğim, o kendisini ilgilendirecek şey, kimse pay biçmesin kendine ya da ideolojisine. lakin bir emniyet müdürü vatandaş kimliğiyle akp'li milletvekilinin elini sıkmasa acaba ne olurdu? yarın bir gün ben yolda ülkücanlardan biriyle karşılaşsam, o da bana elini falan uzatsa, ben ona desem ki "arkadaş sen 80'de abd'nin maşası olmadın mı, sen bu ülkeyi türk-kürt diye ayırmadın mı, diğerleri kadar sen de suçlusun bu işte" desem misal, vatansever bir türk olarak benim de hakkım mıdır onu reddetmek?
bush'un da elini sıkmasın delikanlı biri de çıkıp mümkünse. hadi elini sıkmayı geçtim, ayağına gitmesin biri bari. ha ama o terörist değil tabii pardon yanlış bir örnekleme oldu. koskoca abd başkanı yahu!