sürekli mantıklı konuşmaya çalışan insan

entry29 galeri
    8.
  1. şöyle temellendiriyoruz: bize göre bir gerçek vardır ve gerçek varsa onun dışında her şey gerçek olmayan oluyor.

    siz teistler uhreviyete( yani bizce gerçek olmayana) bir ayrım olarak bakıyorsunuz ama biz kalıp olarak bakıyoruz.

    mesela bir karanlık düşünelim, biz bu karanlığa bakıp karanlık vardır deriz ve karanlığı bir bütün olarak alırız.

    ancak teistler, o karanlıkta her şeyi hayal edebilirler. bu allah olur, zeus olur, şeytan olur, uçan spagetti bile olabilir. fark etmez.

    işte musanın denizi yarma olayıyla zeus un şimşek atma olayı arasında bir fark görmüyoruz derken o karanlıkta bir şey yaratmıyoruz demek istiyorum.

    teistlerin o karanlığı nasıl yorumladığı ve kurduğu mantık kendini kapsar ve hangi uhrevi tanıma bakarsanız bakın hepsi hakkında aslında hiçbir kanıt yoktur.

    bu tanrı için de böyledir, ejderha için de böyledir.

    teistlerin kavramlara yüklediği anlamlar yine kendilerini bağlar ve bir teistin en büyük tanımı tanrıdır. o da zaten bizim hiçlik dediğimiz( yani yok dediğimiz) şeyin kavram haline gelmesidir.

    tanrı yok demezler, zamandan mekandan bağımsız derler, görünmez derler, bilinmez derler falan filan. oysa bir şeyin yokluğu da zaten aynı duruma çıkıyor.

    sadece biz orada karanlık var diyoruz onlar orada kafasına göre bir şeyler var diyor. bir farkı yok yani bu yüzden dıştan bakarsak.
    3 ...