tarikat ve maddiyat. tekellerinde tuttukları bu iki şey, tüm insanlık için olmasa da, türkiye için genellenebilir bir "en önemli iki ihtiyaç"a işaret ediyor.
ayrıca her daim akp türevi partilerde bir adanmışlık; sempatizanlarında ve parti adına gönüllü/ücretli çalışanlarında "davamızdır", "söke söke alırız"vari bir teslimiyet, toplulukçu kimlik içerisinde varoluş ve canını dişine takarak bu ortak kimlik, yani parti adına çalışma hevesi görmüşümdür. konformist aydınlarımızda bu pek yoktur, kapı kapı dolaşmak elitist aydın kesimimize göre değildir. ancak türkiye'de de durum böyle değildir. halkın dilinden konuşmak, dışlamamak; "özgürlük getireceğiz" söylemiyle getirilmeye çalışılan gerici zihniyet dahi olsa hitap edeceği hedef kitleyi bulup ticaretini yapmak, her halükarda talepkar ve vaatkar olmak gerekir.