faşizm konuşma yasağı değil; söyleme mecburiyetidir! diyor (bkz: roland barthes)...
ve beyazıt öztürk, programına katılan bir izleyici 'çocuklar ölmesin' dediği için, kendisi de bunu diyen izleyiciye itiraz etmediği için, çocuk ölümlerinin doğal ve hatta zaruri olduğunu söylemediği için, bu sözler karşısında kendini binler ve binler defa vatanına ve milletine feda etmediği için özür dilemek mecburiyetinde kalmıştır.
utanarak, sıkılarak, kendini buna mecbur hissederek...
adeta yerin dibine bata bata özür dilemiştir.
tüm ülkeye hitap eden bir showman, o kendinden emin esprili kişilik, nasıl da geveliyor, nasıl da özgüvensiz öyle...
işte, faşizmin bir insan üzerinde tecelli ettiği an!!!
edit: bir avuç despot cahil dadanmış bu entry ye... ellerinden gelse silah zoruyla kendi cahilliklerine biat ettirecekler... halbuki yüzyüze gelsen, iki kelime etsen, kafasını kaldırıp yüzüne bakamayacak ufak insanlardır bunlar. cürümlerine rağmen, bu acziyetlerinden dolayı onlar için bir temennim olacak. artık dua mı beddua mı orasını bilemem: allah size düşünce ve idrak lütfetsin!!!