hem laik hem müslüman olan insan

entry58 galeri
    16.
  1. laik insan-birey diye bir şey yoktur.* nitekim hayat bilgisi-sosyal bilgiler dersimizi bi hatırlayalım, nitekim illa siyaset bilimi dersi almak zorunda değiliz, ilkokulun ilk yıllarından beri tekerlemeymişçesine dilimize pelesenk olmuş bazı bilgilerimiz var; laiklik; din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması diye kafamıza kazınmıştır ya hani ... yöneticiler içindir. en temelde bir devletin kurumlarının tüm dinlere ve inanış şekillerine eşit uzaklıkta olması anlamına gelir. devlet karar verirken dini kimliklerinden ötürü kimseye kıyak geçmemelidir, belirli bir dinin çıkarlarını, kurallarını uygulamamalıdır, tüm dinleri ve inanış şekillerini aynı derecede tanımalıdır. laik yapının savunulmasının temel nedenleri bunlardır. laiklik, tek bir dinin devlet yapısını ele geçirmesini engellemek için anayasamıza konmuştur.

    aslında, ben müslümanım, diyen adamın da laik devlet yapısına ihtiyacı vardır. şöyle ki; aa bu dindar, ben bir devlet çalışanı olarak böyle dar kafalı birine hizmet edemem, dediği zaman, o müslümanlığı ile gurur duyan eleman, kardeşim laik bi devlette yaşıyoruz, sen devlet çalışanı olarak bana da, elbette, hizmet etmek durumundasın, diyebilir. laik devlet yapısı müslümanların da yararınadır.

    laiklik, tek bir dinin * sorgulanamaz kuralları ile yönetime, haklı olarak karşıdır.

    bazı müslüman türk vatandaşları bu durumu kavrayamamaktadır. Neden?

    1-) TR'nin büyük çoğunluğu müslümandır. Bu müslüman elemanlar hiçbir zaman bir ayrımla karşılaşmamışlardır. bu nedenle sanarlar ki madem hepimiz müslümanız, bu durumda devletin, bizim devletimizin, dinlere eşit derecede uzak durmasının manası nedir? TR'de zaten bir tane din vardır...
    işte bu saçma düşünce nedeniyle ve hayat bilgisi-sosyal bilgiler derslerini bile ezber yapıp geçtiklerinden, ben laik değilim diyecek kadar metodolojiye ters bir şey söyleyebilmektedirler. tekrar etmişler ama yineliyorum; birey laik olamaz. devletler-kurumlar laik olmalıdırlar ki barış-huzur korunsun, iki ayrı dinin ya da inanışın mensupları kayırmacılık ya da diğer dine dayanan ayrımcılıklar nedeniyle birbirini yemesin... böyle anneye anlatır gibi anlatıyorum, acaba neden neden?

    Türk vatandaşlarının genellikle müslüman olması TC'nin tüm dinlere aynı uzaklıkta olmasını engelleyemez. Yüzyılımızın modern devletleri nüfusunun geneli hangi dine mensup olursa olsun vatandaşlarına inanma özgürlüğünü tanır. Türk vatandaşı - tanımından da bildiğimiz gibi - islam dinine ya da başka bir dine mensup olmak zorunda değildir, bu da laik devlet yapısının bir diğer sonucudur.

    2-) Sevgili Başbakanımız Erdoğan, ben laik değilim, diye demeç vermiştir.* * * AKP döneminde laikliğin tanımı tartışma konusu olmuştur. bu tartışmalar üzerine basının da gazıyla kişiler laik oldukları beyanlarını ardı ardına vermeye başlamışlardır ve bir kavram karmaşası böylece doğmuştur. kişiler laik olamazlar -laiklik tanımı ve güzel türkçe gereği- ama laik bir devlet yapısının destekçisi olabilirler. günümüzdeki ateşli tartışmalar nedeniyle yaşanan kavram karmaşası sonucunda bir anlam kayması olmuş ve laik devlet yapısını savunan kimseler kendilerini laik diye tanımlamış veya bu kişiler laik diye tanımlanmaktadırlar artık. ve bu vatandaşların laikliği savunması, vatandaşların dini yaşama karşı olmaları şeklinde bazı çevrelerce yorumlanmıştır. bu uzuuuun entarimde anlatmak istediğim; kendine laik diyen bireyin dine ve dini yaşama karşı olmadığı, laik devlet yapısının tüm inanışları korumak için hepsine uzak durduğudur.

    ha, türban meselesinde de benzer bir durum sözkonusudur, üniversiteler laik yapıyı savunmaktadırlar, bu nedenle herhangi bir dinin işaretleri ile içeri girememektesinizdir, oruç tutmadığı için dayak yiyenlerin bulunduğu ülkemizde din, bazı yönetim iddiası olan çevrelerde, çıkar amacı güderek kullanılmaktadır.
    ya da bu konuyla alakalı şurdan devam edebilirsiniz; turban sorunu/#2899396

    ve durumun aslı şudur; kişi hem müslüman olabilir hem de kendi dînî çıkarları gereği de laik devlet yapısını savunabilir, doğal bir şeydir, devlet bi müslümanı ve haklarını koruduğu gibi; bir hristiyanı, bir ateisti ve haklarını da korumalıdır, bu savunulamayacak kadar abuk bir şey olamaz. ama tam tersini iddia etmek; yani bir devletin sadece bir dini savunup vatandaşlarının diğer dinlere yönelmesini engellemesi ve farklı dinleri seçenleri de farklı değerlendirmelere/uygulamalara maruz bırakması acaba ne derece mantıklı ve 21. yy'a uyan bir yönetim şeklidir? bu hak mıdır? devletimizin ya da herhangi bir devletin bir dini olsa ve o dine mensup olmayanlara hizmet vermese, bu nasıl olur? bir tür faşizm olmaz mı? ki bu tür berbat durumları, elbette ki o muhteşem müslüman türk vatandaşları benden iyi bilirler, islam dini de kuşkusuz öngörmez/hoşgörmez, islam dini diğer dinlere saygılıdır, demek ki laik devlet yapısı islam dinine aykırı bir şey değildir, uygundur.

    3- dinsizlik tanımı da durumun aslını anlayamayan müslüman arkadaşların bu laiklik olayını anlamalarına engeldir. bir kara propaganda nedeniyle, laik devlet yapısı dinsizlik ile aynı anlama etirilmiştir. devletin dinsizliğinden kasıt devletin tüm dinlere eşit uzaklıkta durmasıdır, devletin insanları dinsiz bir yaşama itmesi ya da insanların inanma haklarını ellerinden alması anlamına gelmemektedir. müslüman olup olmamakta serbestsiniz, ha hepiniz müslüman mı oldunuz, e, ne güzel, kırismısı kutlamamıza gerek kalmadı ...

    zorunlu güncelleme hedesi;
    siyaset bilimi bilip bilmeme durumları nedeniyle entariyi güncellemiş olabilirim.
    2 ...