fena aşık olduk hacı. ondan önce kimler geldi geçti. kimler aldattı, kimler aldatıldı, kimler bir sonbahar gecesi 'olmuyor, bak yoluna' deyip yarı yolda bıraktı. kimler yarı yolda bırakıldı.
evliliği yıllar önce bitmiş bir ailenin oğluyum. babamın anneme yaptıklarını gördükçe, kendimi bir baba olarak hayal etmekten hep korkmuştum. kendime güveniyordum ama 'ya ben de babam gibi olup eşimi üzersem' düşüncesi çıkmıyordu aklımdan. öyle düşündüğüm için de ilişkilerimi hiç ciddiye almazdım.
lise bitip üniversiteye geçene kadar, ayda bir anneme gelip 'anne ben yine aşık oldum ehueuhe' der, annemden de 'oğlum oynama şu kızlarla' cümlesini işitirdim.
ulan her zaman mı haklı çıkıyor şu kurban olduğum anneleri? kadın bana 'oğlum bak şu dağ yarın yok olacak' dese inanırım.
neyse, yıllar önce, üniversite ilk senem bitti eve geldim. tüm sülale bizde. mürekkep yalayan bir genç var. pastalar börekler, 'canım şimdi senin okul kaç yıllık' diye soran ölmeyi unutmuş teyzeler. yemek esnasında telefonum çaldı. esin arıyor. esin o dönem hostes. 7 aylık bir ilişkisi var fakat benden çok etkilendi. devamlı arıyor. sevgilisi olduğu için de görüşmek istemiyorum, vicdanım rahatsız oluyor. ikinci kez aradı. üçüncü kez. aç diye baskı gelince açıp hoparlöre verdim. derin bi sessizlik oldu.
ağlıyor. hıçkıra hıçkıra. 'allah senin belanı versin, yarına çıkman nasip olmasın beni neden kendine aşık ettin, yazık değil mi can'a' dedi ve ben o sırada telefonu kapattım. moralim çok bozulmuştu. masada derin bi sessizlik. telefonu alıp masadan kalktım, evden çıkmak için kapıya doğru yöneldim. annem kolumdan tutup mutfağa soktu ve benim hayatımda duyduğum en derin cümleyi kurdu.
- 'bak oğlum, gençsin, güzel bir kariyer yapmak üzeresin, elin yüzün düzgün, bunlar kızları etkileyen şeyler. ama bir gün karşına öyle bir kadın çıkar ki, bırak umursamamayı aşkından aklının almayacağı şeyler yaparsın. kendine çeki düzen ver, ikili ilişkilerde bugün üstteysen yarın alttasın unutma' dedi.
ben gözleri dolmuş ve pişman bi şekilde çıktım evden. esin'i aradım. özür diledim. bidaha karşısına çıkmayacağıma söz verdim. senin bi ilişkin var seni etkilemeye çalışmam doğru değildi deyip kapattım.
ve yıllar sonra..
karşıma öyle bir kadın çıktı ki, adını hatırlamadığı sevgilisi olan ben, 'gitme, nolur gitme sensiz yapamam' diye bir kadına yalvarırken buldum kendimi. allah ne büyükmüş.
bir gece ayrıldı benden. sebepsiz yere. tam 3 saat aralıksız yalvardım. benim karşıma senin gibi aklı başına bi kadın çıkmadı, bidaha senin gibi bi kadını hak edemem yalvarırım kal dedim. engelledi. eve geldim. gece saat 3. kasım, 2015. o yok artık. sabah işe gidicem, o da orada olacak. nasıl yapıcam? onsuz nasıl çalışılır bilmiyorum ki! kim çay, poğaça, çikolata getirecek bana. mutfağın önünden geçerken kim bakacak bana uzun uzun? kim 'aşkımm hadi yemek molasına çıkalım' diye mesaj atacak? kimse..
benden ayrıldığı gece interneti açıp antalyaya bir uçak bileti aldım. 9 saat sonrasına. amcamın kredi kartıyla alındığı için mesaj gitmiş.
amca anneyi aramış. sabah 6, arabayı atatürk havalimanının yakınına çektim, uçuş saatini bekliyorum.
annem aradı;
- efendim?
+ oğlum?
- anne..
+ neler oluyor?
- gidiyorum anne..
+ neden, nereye?
- beni terk etti. yapamam, kalamam, göremem. gidiyorum.
+ ...
- hatırlar mısın bir cümle kurmuştun bana yıllar önce. bir gün karşına öyle biri çıkacak ki aklının alamayacağı şeyleri yapacaksın demiştin.. kimin aklına gelirdi benim gibi bir piçin bir kızı unutmak için şehir değiştireceği?
+ amcan bileti iptal etmiş..
- kurban olayım tutmaya çalışmayın beni. onsuz yapamam. başka bi kadına dokunamam. evlilikten nefret eden ben, başka birini karım olarak hayal edemem.
annem ağlamaya başlayınca telefonu suratıma kapattı. ben de arabayı çalıştırıp kafama göre kullanmaya başladım. tem'e çıktım. köprüye doğru. sol şerit, hız 200 km. ölüme sürüyorum. telefonum çaldı. kimin aradığına bakamadan açtım.
- alo dedim.
+ gitme..
- gidiyorum..
+ hayır gitme. düzelecek her şey gitme.
- bir gün yine gideceksin. o zaman gidicem. sen ne zaman gidersen ben de bu siktimin şehrinden o zaman gidicem.
+ gitmiyorum. gidemiyorum. nerdesin?
- yol. otobandayım bilmiyorum nerdeyim.
+ hadi işe gel. birlikte yemek yiyelim. sana çikolata getiriyim. erkeğime hizmet ediyim.
- bugünlük eve geçiyim. kendimi toplamam gerek..
+ tamam, seni seviyorum..
üzerinden neredeyse 2 ay geçmiş. bidaha hiç gitmek istemedi. tartıştık, kırıldık, üzüldük ama gitmek istemedi. ben hala aynı derecede seviyorum. şimdi ayrılsa, o biletin aynısını yine alırım. mesafe koyamıyorum. anladığım tek bişey var, geçmişte üzdüğüm kızların bedduaları çıkıyor. buna artık gerçekten inanıyorum. yoksa sevdiğini söyleyen bir insan neden durup dururken sebepsiz yere ayrılmak istesin? aklım almıyor. hala düşününce aklım almıyor. şu anlık her şey yolunda. ama bir gece buraya gelip 'yine gitti, ben de gidiyorum allaha emanet' diye son bir entry girebilirim. allah günahlarımızı affetsin. beni affetmediği kesin..