Yarı sezon finalinde beklentilerin aksinde yol almış olan dizi.
--spoiler--
O kule devrilip duvar yıkıldığında herkesin aklında bir katliam fotoğrafı canlanmıştır. Ana karakterlerden biri kesin gider, grup da tarumar olup farklı köşelere dağılır diye düşünülmüştür.
Ama olmadı.. (tamam belki deanna hakkın rahmetine kavuştu ama onu pek bi benimseyememiştik zaten)
Bölümün bu kadar olumsuz eleştirilmesi, aksiyon severler açısından bakılınca anlaşılabilir ama tatlı tatlı hissedilen ve bölüm boyunca devam eden gerilim ve tedirginlik hissi de inkar edilemez.
Zaten twd tam da böyle hissettiren bir dizi. Her an kendinizi böyle bir felakete / katliama hazır tutacağınız bir dünyada hissediyorsunuz.
Sağdan soldan böööö diye çıkan zombiye değil, sağdan soldan gelen binlerce zombiye aldırış etmeden insanların birbiri ile olan kapışmasına geriliyorsunuz. (bu bölümde bu misyonu ergen arkadaşlarımız ve carol-morgan ikilisi üstlendi)
sadece tek bir detayın altını doldurmak biraz zor. zombi kanıyla kendilerini boyayıp kamufle olabildiklerini bildikleri halde, erzak vs. ararken içeride zombi var diye neden kaygılanıyorlar, aynı taktiği neden uygulamıyorlar diye düşünmeden edemiyor insan. *
--spoiler--
bölümün haricinde;
Psikopatça bir düşünce ama bazen dizide kurgulanmış olan dünyanın içinde olmak istiyor insan.
Alıştığımız dünyanın aksine, insanlık tarihinin başlarına dönmüş gibi.
Kısacası, karakterlerin dönem dönem yaşadığı depresif haller dizinin seyrinin durgunlaşmasına sebep olsa da, böyle bir dünyada var olmanın düşüncesi bile gerilimi her daim hissettirecektir.
The walking dead tartışmasız dünya dizi tarihinin en iyi felaket senaryosu, en ikonik karakterlere sahip dizisidir.
