az önce belgeselini izlediğim 101 yaşındaki sümerolog.
kendisi profesör değildir evet. 2000 yılında istanbul üniversitesi 'nden fahri doktora almıştır. kaldı ki kendisi de bu ünvanlara sahip olduğunu iddia etmez, kitaplarında bu ünvanları kullanmaz.
bazı arkadaşlar üniversite mezunu bile değil demiş. çünkü bu arkadaşlar 1930'lu yıllarda üniversite sayılarının az olup onun yerine daha çok "fakülte" isminin kullanıldığını bilmezler. kendisi 1935'te ankara dil ve tarih-coğrafya fakültesi sümeroloji bölümüne girmiş; 1940'ta da mezun olmuştur. ayrıca nazi almanyası'ndan kaçan f.r. kraus gibi eşsiz bilimadamlarıyla çalışmıştır, ders almıştır.
1940'tan 1972 yılına kadar istanbul arkeoloji müzesi'nde çalışmış; burada sümer, akad ve hitit tabletlerini sınıflandırıp çözümlemiştir. ilk kitaplarını ise 1990'lı yıllarda yayımlamıştır.
kitaplarını çürütmek isteyen arkadaşlar şuna benzer bir takım argümanlar kullanmış: dünyaya 124 bin peygamber geldi. peki kaynak nedir? hadis veya vahiy... peygamber okuma yazma bilmezdi. peki kaynağın nedir? hadis veya vahiy...
dinsel bakış açısıyla bilim kitaplarını okursan eğer dünyanın yuvarlak oluşundan tut da güneşin etrafında dönüşüne kadar nice bilimsel veriyi harcarsın güzel kardeşim. mümkünse ön yargılı değil sorgulayıcı bakış açısıyla okuyun. kimse sizin dininizi karalamak veya yok etmek istemiyor. bilimsel veriler paylaşıyor sadece. mağdur edebiyatı yapmaktansa araştırın, sorgulayın, inceleyin. tabi bunları yaparken dini argümanları kullanmayın. bilim adamlarının fikirlerini çürüttük sanıp sadece komik oluyorsunuz.
