etuuu

entry1930 galeri
    1421.
  1. güldüren yazar, inkar ettiği kaderin ne olduğu bilmediğine eminim. kader ilahi programdır.ezelden ebede kadar hayır ve şer meydana gelecek bütün hadiseler hakkında cenab-ı hakk'ın kendi ilmi icabı bilip irade ve taktir buyurmasidir (fazilet neşriyat, muhtasar ilmihal) peygamberimiz kaderi inkar edenler bu ümmetin mecusileridir . buyurdular.

    “bu önce geçenlerde allah’ın geçerli kıldığı sünneti (işidir-adeti) dir. allah’ın emri mutlaka yerini bulan bir kaderdir.”(ahzab 38)

    “Çünkü biz herşeyi bir takdir ile yarattık.”(kamer 49)

    “yeryüzünde ve kendi nefislerinizde uğradığınız hiçbir musibet yoktur ki, biz onu yaratmadan önce, bir kitapta (levh-i mahfuz’da) yazılmış olmasın. Şüphesiz bu, allah’a göre kolaydır.” (hadid 22)

    peygamber efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)’de şöyle buyurmuştur:
    “bir kimse kadere, hayrı ve şerri ile allah’tan geldiğine iman etmedikçe, kendisine gelip isabet eden bir şeyin gelip çatmamasının imkânsız olduğunu ve kendisini gelip bulmayan bir şeyin kendisine isabet etmesinin de imkânsız olduğunu kesinlikle bilmedikçe hiç bir kul iman etmiş olamaz.” (sahihu sünen’i-tirmizi)

    ubade ibnu’s-samit (radıyallahu anh) oğluna ölümü sırasında demiştir ki: “oğulcuğum, başına gelecek olan şeyin asla atlatılamayacağını, kaçırdıklarını da yakalayamayacağını bilmedikçe sen, imanın hakikatının tadını asla bulamazsın. zîra ben, resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)’ın şöyle söylediğini işittim:
    “allah’ın ilk yarattığı şey kalemdir. kalemi yarattı ve: “kıyamete kadar olacak şeylerin miktarlarını yaz!” dedi.
    “oğulcuğum, resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)’dan şunu da işittim:
    “kim bu inanç dışında olarak ölürse benden değildir.” [ebu davud, sünnet 17, (4700); tirmizî, kader 17, (2156).]

    bu, vukua gelen her şeyin cenab-ı hakk tarafından önceden bilindiğini ve bu bilginin yazılmış olduğunu ifade eder. nitekim bir ayet-i kerimede rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “de ki: allah’ın bizim için yazdığından başkası başımıza gelmez. bizim dostumuz ve gözeticimiz o’dur. öyleyse mü’minler yalnız allah’a tevekkül etsinler” (tevbe 51)
    1 ...