*) ''türban takan kişinin siyasi görüşünü ifşa ettiğinden (!) dolayı, kendisiyle muhattap kamu hizmeti veren tarafından , pozitif ya da negatif bir ayrımcılığa maruz kalması muhtemeldir bundan dolayı türban yasak olmalıdır'' dersek eğer, türbanlı da bize der ki : '' madem birinin takıp diğerinin takmaması iki farklı şekil ortaya çıkarır ve ayrımcılığa sebebiyet verebilir diyorsun, bu ikiliği ortadan kaldırıp tek tipleşmeyi sağlamak için neden ben kafamdakini çıkarıyorum da sen örtünmüyorsun?''
başka bir açıdan yaklaşmak da mümkün bu teze ; siyasi görüşün belli olması üniversitede hoca tarafından bir ayrımcılık sebebi yapılacaksa, bugun universitelerde siz rahatlıkla kimin komunist kımın ulkucu oldugunu anlayabilirsiniz ve bu insanları o hocalarda görmekte, onlarda siyasi goruslerının farkına varabılmekteler. bunu nasıl engelleyecegiz?
ayrıca bu mantıkla hareket edersek, ayrımcılık sadece siyasi görüşten yapılmaz. örneğin bir bayan hoca feminist olabilir , o zaman ne yapacagız? cinsiyetlerini de mi saklayacağız ögrencilerin? ya da hemşeri ayrımcılığı da olabilir diye insanlara memleketlerini söylemeyi de yasaklayacakmıyız? benzer bir ayrımcılığa tutulan takımlardaki farklılık da sebep olmaz mı?
*) ülkede bir inat ortamı yoktur, mutabakat vardır. yapılan arastırmalarda yüzde 80 lere kadar üniversitelerdeki yasagın kalkmasına evet denilmektedir. sadece proje üretip yenilikler vaadedemeyen , kendisinin talep edilirliğinin devam etmesi için var olanın tehlikede olduğuna insanları inandırıp düzen jandarması olarak kendini pazarlayan chp zihniyeti ve bu oyunun mağdurları yasağı savunmaktadırlar.
peki inatlaşma olduğunu kabul edelim ; yasakları kalkıp universiteye giren türbanlılar etraflarına saldırmayacaklarına göre, halihazırda üniversitede bulunanlar tarafından tacize ugramadıkları sürece bir kaos ortamı olmaz doğal olarak. evet ama diğer öğrenciler bu okullara girmeye başlayan türbanlılara tepki gösterebilirler dersek de o zaman şunu düşünmeliyiz ; B kişisi taşkınlık yapacak diye A yı hakkından mahrum etmek doğru mudur?
ayrıca şiddet olmadıktan sonra farklı düşüncelerin universitelerde varlığını sürdürmesinde, bildiriler dağıtmasında, konuşmalar düzenlemesinde bir beis yoktur. farklı görüşlerin okul önlerinde kavga etmesiyse anlatılmak istenen ben hiç elinde bıçak olan bir türbanlı hatırlamıyorum o eski kareler gözümün önüne geldiğinde.
*) diğer bir yasakçı bahane ise, türban takanların ülkeyi bölmek istedikleri, eğitimlerine izin verilirse ilerde eğitimli olarak mevkilere gelebilecekleri ve daha büyük bir tehlike arz edecekleridir. türban ı siyasi simge olarak değerlendirirken hangi somut ispattan yararlandıklarını sormadan şu evrensel gerçeği kendilerine hatırlatmak isterim : beni çağ içi bulabilirsiniz çağ dışı da bulabilirsiniz, fakat ben bu toplumun bir bireyiysem ve birey olarak devlete karşı tüm sorumluluklarımı ( askere gitme, ya da çocugumun askere gitmesi, vergi vermek vs) yerine getiriyorsam, aynı şekilde tüm kamu hizmetlerinden faydalanma hakkına sahibim. buna sizin şahsım hakkındaki görüşleriniz de ülke geleceğine ve benim gelcekte yapacaklarıma yönelik kehanetleriniz de engel olamaz, olmamalıdır (maalesef ülkemizde olmaktadır).
bugun cezaevinde yatan bir pkk lı açık öğretimde öğrenim görebiliyorsa ama türbanlı kız cumhuriyet düşmanlığı bahanesiyle bu haktan mahrum bırakılıyorsa -ki öyle oluyor-
bu trajikomedinin üstüne söylenecek fazla da söz yoktur aslında.