amacın açık edildiğinin göstergesidir.amaç insanların dini inançlarını özgürce yaşamaları değildir.amaç ülkenin laik demokratik yapısını bitirmektir.acaba farkında mıyız...kılık kıyafet kanunu değiştirildiğinde üniversitelere poşularla,sarı-yeşil-kırmızı ve hatta üstünde apolu t-shirtlerle,cübbelerle,takkelerle,kara çarşaflarla,sarıklarla girilebilecek.bu kanunun kamu kurumları için de değiştirildiğini düşünün bir...bir anlık gözünüzü kapayıp bir devlet dairesinde düşünün kendinizi.10 cm sakallı,sarıklı ve cübbeli bir memur.başka bir bayan memur.gerçi bayana benzemiyor hiçbir yanı...gözleri bile belli belirsiz.ellerinde simsiyah eldivenler...ve tüm kamu kuruluşlarında hayal edin şimdi bunu...bir de şu açıdan bakalım.o devlet dairesine misal ben kot pantolon ve t-shirtle gittim diyelim.bu memurlar benim işimi yapacaklar.ancak kılık kıyafetim nedeniyle yapmak istemiyorlar.çünkü onların inancına uygun giyinmiyorum..sanki dinlerimiz farklı da...devlet dairesinde işini yaptıramayan ben düşünmeye başlıyorum.demek ki benim de böyle giyinmem lazım hor görülmemek için diye...buna da mahalle baskısı deniyor efenim.toplum baskısı deniyor.
tüm bunları hayali de olsa öngörünce amaç daha net anlaşılıyor değil mi?
cumhuriyet rejiminin tüm inkılapları kötü niyetli kişiler başta olunca nasıl bir anda tarih oldu değil mi?