Açıp ölmeye yüz tutmuş gariban hücrelerin
Binlerce yıl okunmamış sarhoş defterlerini
Anlatırlar bir bir..
Bu kederli düşler cennetinin sularda boğulup
Azgın hayvanlar gibi boğuşup duruluşunu.
Güneş yanığı duvarlara yaslanan gölgelerde uyuyamadıktan sonra
Ahı kalsın ağulu aşların başarısız ölümlerinin
Bu ölümler her gecenin sisinde emzirir yavrusunu
Bu yavrular durgunlaşır yapraklar her döküldüğünde.
Her dökülenin yağmurunda dinlenir
Dinlenir aşkı sabahın ikindilere
Bu uçsuz bucaksız bozkırıklıkta
Sağlam düşeriz düştüğümüzde
Kalktığımızda ise mutlaka iz kalır...