Hrant'ın ölümünün üzerinden geçen bir yılda başka acı olaylar da yaşadık... Biraz korktuğumuz başımıza geldi yani... Hıristiyan yurttaşlarımızın vahşice katledilmesi, papazlara saldırılar göğsümüzü geren olaylar değildi...
Ne olmuştu Anadolu insanına? O meşhur Mevlana torunları, Anadolu hoşgörüsünün çocukları nereye gitmişti? Katilinin yakalanmasına, neredeyse tüm bağlantılarının ortaya çıkarılmasına rağmen esas olarak dört bir koldan ört bas edilmek istenen bir cinayetin üstünden koca bir yıl geçti. Her geçen gün yeni bir adli skandal ortaya çıkıyor Hrant davasında ama devletin umurunda değil sanki. Üzücü olan zehirli havanın daha da artmış olması ve 301. maddenin aslanlar gibi ayakta durması. Üstelik Cemil Çiçek'e göre, "301. madde kimsenin umurunda değil!" Yani Ermeni'ye, Kürd'e, Rum'a, Yahudi'ye küfür ve atış serbest ama her çeşit eleştiri "Türklüğe hakaret!"... Yazık, çok yazık!
19 Ocak 2008 Hrant'ın kemiklerini sızlatacak bir yıldönümü mü olmalıydı?
Bir yıl önce, Hrantın cenazesinde "Hepimiz Hrantız!" demiştik. Bir yıldır süren bir tartışma yaşadık. Bu slogandaki derin insani özü anlamayanlar isyanlarını dile getirdiler, anlamamakta ısrar ettiler. Ama onun ölümü çok sayıda insana da Türklükten, Kürtlükten, Ermenilikten önce insan olmayı yeniden hatırlattı. O aramızdan ayrıldı ama biz Agos'u ve onun oğlunu 301. maddeden mahkum etmeyi ihmal etmedik... Eski Adalet bakanımız ise hala "301. maddeden kimseye ne zarar geldi?" demeyi sürdürüyor. "Görmek istemeyen gözden daha körü yoktur" derlermiş, meğer ne kadar doğruymuş.
Rakel Hanım; size bakacak yüzümüz yok. Çünkü geçen bir yılda öğrendik ki, bizim ülkenin çiçekleri pek de cemil değilmiş ve ne yazık ki bizim ülkede güvercinleri gerçekten vururlarmış... Ülkenin son bir yılının yaşanan her günü bize bu acı gerçeği bir kere daha öğretti.
Biliyorum, ölenleri de kalanları da mutlu edecek tek şey var aslında: Sade bir özür ve adaletin gerçekten yerini bulması.
Adalet şu sıralar gözündeki bağı çekip çıkarmış gibi, pek bir tilki ve sanırım sizi, bizi bir süre daha üzecek.
Bu acı, bu hüzünlü yıldönümünde, dün ve bugün, yapılmış her kötülük için, bizim şu değersiz özrümüzü kabul edin bari.