yemin ederim bu tür olaylara dahil olmak gibi bir çabam hiç yok ama, insan merak edip okuyor tabi. bugünlük, bu başlık altında iki konuda size sosyal mesaj verip, bahoz erdal öldürüldü şenlikleri çerçevesinde bordo klavyemi alıp cepheye gideceğim ben.
birincisi; sanırım evliymiş ve boşanmış. evlilik nasıl ki hayatın akışı içerisinde doğal ise, boşanmak da elbette aynı minvalde doğaldır. fakat bunu ancak ve ancak az gelişmiş, hatta hiç gelişmemiş toplumlarda olduğu gibi, "aha dul kaldı artık asılabilirim demek ki" olarak algılamak zavallılıktan, cinsiyetçilikten, bu şahıs üzerinden bütün kadınları aşağılamaktan başka bir şey değildir. hayır hem bu kadar cinsiyetçi olacaksın, kadını; bedeni üzerinden, kimliği üzerinden aşağılayacaksın, hem de asılacaksın. bir terslik yok mu sizce de?
ikinci mesajım ise kendisine; cinsiyetçilik ne derece kötü ise, homofobi, transfobi de o derece kötüdür. muhtemelen bunların farkında bile olmadan yazmışsındır ama, lezbiyenler varlar. ve öyle senin sandığın gibi erkeklerden nefret ettikleri için lezbiyen olmuyorlar. lgbti bireylerinin yönelimlerini de aşağılamış oluyoruz, kimliklerini yok saymış oluyoruz bunu diyerek. yani sen olayları biraz yanlış anlamışsın hanım abla.
boşanmış, ne diyeyim işi zor bu ülkede. umarım kendi kimliğine, kendi benliğe karşı yapılacak her türlü saldırıya, tacize göğüs gerebilir, karşılarında dimdik durabilir. ama kendi kimliğine sahip çıkarken, korurken başkalarının da varlığını, kimliğini inkar etmeden yapar bunu.
