olayın baş kahramanı timsah kişisinin yaklaşık 3 senedir araba kullanmayı biliyor olmasına, ehliyeti olmasına ve layığıyla araba kullanabilmesine karşın, baba bir türlü güvenip de arabayı timsah'a vermemekte, esasoğlanımızın yanında herhangi bir velisi ** bulunmaksızın arabayı almasına yanaşmamaktadır.
zaman: güzel bir pazar günü mekan: boş bir ana yol
baba: ...arabayı hissedeceksin zaten bir süre sonra, arabayla bütünleşmiş gibi olacaksın. motorun ne zaman vites istediğini, arabanın hangi hızda neler yaptığını vs. bunları çok rahat hissedeceksin. koltuğun rahat değilse, uykusuzsan, kafan dalgınsa, dikkatin dağınıksa asla yola çıkma. bunlar hep tehlike... vs vs
timsah: (iç ses - yeter baba bea, ben dinlemekten bıktım sen anlatmaktan bıkmadın, rahat huzur vermedin insana.) evet baba.
timsah, talimatı yerine getirmek üzere, sinyal verip dönüş yapmaya hazırlanmaktayken; bir yandan direksiyonu çevirmekte, diğer yandan babanın tuluatını dinlemekte, ayrıca ona cevap vermeye çalışmakta, aynı zamanda da sağ taraftan araba geliyor mu diye kontrol etmektedir.
baba: evet. içerden al. karşıdan araba geliyor mu bak baka...
(cümlenin kesildiği anda, arabanın sol tarafından *taaaak* diye bir ses gelir, araba sallanır, yalpalar şöyle bi..)
baba: lan? napıyosun!! bomboş yolda araba vurulur mu lan?
çek sağa şuraya bir yere. hay allahım ya.. olm nasıl bi adamsın sen ya? th-hey allahım, gitti sol lastik.
4 işi birden aynı anda yürütmeye çalışan timsah, sol dönüşü içerden alma olayını abartmış ve arabanın sol lastiğini yolun ortasındaki göbeğin kenarına vurmak suretiyle, lastiğin ve rot balans ayarlarının ebesi ile yakın ilişkiler kurmuştur. ufak kazanın ardından arabanın rot balans ayarları yaptırılır ve yeni bir sol lastik alınır.
babanın ağzına sakız olunması da işin ayrı bir boyutu tabi.
kısaca: siz araba kullanırken bir adet çok konuşan bir baba, rahatça dikkatinizin dağılmasına sebep olabilmekte olup, bomboş yolda kaza yaptırabilmektedir.