bazıları hala ne olup bittiğini anlayamamış. biraz anlatalım.
- bu parti medyayı hukuksuzca ve haksızca hegemonyasına almaya çalıştı. bunu yapabilmesinin en büyük sebebi, rtükte ve ilgili kurumlarda adamlarının bulunmasıydı. bu gücü de tek parti iktidarı sayesinde yakalamıştı. şimdi bu dönem bitti.
- yolsuzluk davalarıyla çalkalandı. büyük olaylar oldu. ama mecliste çoğunluğa sahipti ve hiç kimse onlara bu yolsuzlukların hesabını soramadı. şimdi o çoğunluk bitti.
- şimdiye kadar hep milleti kutuplaştırdılar. millet bu kutuplaşmayı gördü ama zamanında numanın has partisine geçemedi. baraj korkusu vardı ve sonrasında da numan akpye geçti zaten. muhsin başkana oy veremediler. öldürüldü. genç parti vardı, darma duman edildi hükümet gücüyle. dyp, anap, dp hep dağıldı. şimdi merkez sağı engelleyecek, kendilerine muadil bir muhalefetin filizlenmesini önleyebilecek güçleri yok.
- devletin bütün kadrolarını sömürdüler. kendi adamlarıyla doldurdular her tarafı. kanunsuz işlerine bu bürokratları bulaştırırken onlara "siz rahat olun. kanunu koyan biziz zaten, gerekirse suç olmaktan çıkarırız" diye telkinler verdiler. şimdi o güç ellerinden alındı.
- millet bu partiye oy verirken "istikrar sürsün" dedi. "tek parti olsun, koalisyon istemeyiz" dedi. ama şimdi millet koalisyonla yüzleşmek zorunda kaldı. bundan sonra uyumsuz koalisyon istemeyenlerin tercihi akp olamayacaktır.
- bu partinin seçtirdiği cumhurbaşkanı anayasayı deldi. parlamenter sistemde fiili bir başkanlık sistemi uygulamaya kalktı. kaçak bir ak saray dikti. milyarlarca lirayı har vurup harman savurdu onca yolsuzluk şüpheleri hala ortadayken. yetmedi, daha ileriye gitti ve ettiği yemine rağmen şehir şehir akp için miting yaptı. milletin parasıyla, devletin gücüyle... şimdi o günler geride kaldı.
bu partinin gücünün dayandığı her şey çöktü. tutunduğu dallar kırıldı. bu adamları birbirine bağlayan halatlar koptu. yüzde 41 almış, önemli değil. muktedir yalakaları şu an tir tir titriyor. "ben bunlardan torpil ayarlarım" diyen beleşçiler avuçlarını yaladı. "vekillik için yüz bin lira veririm ama vekil olunca mislini çıkarırım"cılar bozguna uğradı. şimdi sıra akpye salih niyetlerle oy veren milyonlarda. onlar da bu gemiyi terk ettikleri zaman geriye birbirinin boğazına sarılmayı bekleyen yandaş, haysiyetsiz köpekler sürüsü kalacak. akp işte o zaman batacak. ve bu çok yakın bir gelecekte olacak.
peki akp için hiç mi şans yok? aslında var. akp için erdoğanlı bir kurtuluş reçetesi yok artık. o yüzden ilk işleri erdoğanla aralarına çizgi çekmek ve erdoğanı sarayda oturmaya ikna etmek olmalı. ve ardından reformlara başlamalılar. artık abdullah gülü mü getirirler partinin başına, yoksa başka birisini mi bilemem. ama bu kişi hem erdoğan kadar güçlü olmalı, hem de ondan çok daha aklı yerinde, ılımlı ve uyumlu birisi olmalı. davutoğlu gibi çakma reis olmamalı. hele kukla, kesinlikle olmamalı. aslında bu kriterlere uyan ve akpnin başına geçebilecek tanıdığım tek isim gül. başka birisi varsa da ben bilmiyorum.
akp, 2002deki parti programına geri döndürülmeli. tek parti iktidarı için dizayn edilmiş bir parti olmaktan, koalisyona açık bir partiye evrilmeli. bunun da tek yolu barışçıl söylemler geliştirmek, düşmancıl ve paranoyak söylemlerden vazgeçmektir.
bunları söylemesi kolay ama akpnin bunları yapabilmesi çok ama çok zor. tüm o yandaş gazetecilere yol vermek, yiğit bulut başta olmak üzere bir takım şahısları akpden def etmek, yolsuzluk soruşturmalarına izin vermek, erdoğancı yapılanmayı akpden tasfiye etmek, akp gibi sığ ve cahil teşkilatları olan bir partiyi eğitimli ve uzman bir teşkilatla donatmak vs öyle kısa sürede yapılabilecek işler değil. o yüzden işleri çok zor ve kendilerine allah yardımcı olsun da demiyorum. umarım çok daha beter olurlar ve türk siyasetinden def olup giderler tez zamanda