türkiye cumhuriyeti'nin pkk terör örgütünün hain emellerine karşı verdiği mücadelede nedense bir türlü ortalarda görülmeyen istihbarat teşkilatımızın pkk terörüyle yeterli derecede mücadele etmediğini düşünmemize vesile olan sorunsaldır.
büyük bir grup memleketimize giriyor ve türk askerine pusu kuruyor, ve bundan istihbarat teşkilatının haberi olmuyor. hadi ordan be, karşınızda atv haber seyircisi mi var.
istihbarat bumerang gibidir, fırlatırsın geri döner, ama bazen de fırlatan ele değil de rakip ele geri döner. istihbaratçılar da kendi planları doğrultusunda hareket ederler, kimin fırlattığı belli olmayan bumerang gibi.
nedense aklıma bir hikaye geldi kıssadan hisse niyetine;
efendim devir menderes devri,
başbakanlığa bağlı milli istihbarat teşkilatı başkanı dönemin başbakanı menderes'e komşu ırak'ta bir hafta içinde askeri darbe olacağını ihbar eder, bunun üzerine menderes ırak başbakanını arayarak uyarır. ''ülkende darbe olacak dikkat et!'' diye,
lakin ırak başbakanı menderes'e inanmaz, ''yanlış istihbarat almışsın, benim subayım beni sever'' şeklinde cevap verir. bir hafta sonra da kadın kılığında türkiye sınırında kaçmak üzereyken darbeciler tarafından öldürülür.
yine aynı menderes'e olayın üzerinden bir yıl geçmeden yabancı ir istihbarat teşkilatından uyarı gelir. ''türk silahlı kuvvetleri darbe hazırlığında'' lakin menderes, kendi istihbarat teşkilatının teyit etmediği bu varsayıma kulak asmaz. sonrasında ise idam sehpasında bulur kendini.
nerden aklıma geldiyse kıssadan hisse işte. anlayamıyorum, çözemiyorum. pkk'dan terörden nemalanan bir topluluk, bir gizli el satranç tahtasının başında ve son hamlesini yapmak üzere... *
