kahvaltı sofrasındaki envai çeşit peynire bağlı olarak çoğalmayan kavram.
tulum peyniri, çeçil peyniri, lor peyniri, dil peyniri, beyaz peynir, kaşar peyniri.. hepsi aynı sofrada başrol oynuyor, sosis, sucuk, jambon bu sefer figüran; ama sanki bir şeyler eksik, yok hatta.
belki de sadece bazılarının hayatında her şey böyle ters orantılı. hep kontrollü, tam yaşamaya çalısanlara hayatın yaptıgı eşşek şakası gibi. bir yerden alınıp başka bir yere verilmesi de denilebilir. özel hissetme hemen kendini.
fakat ruhtan alıp, sofraya koymak haksızlık değil mi ki? ya ruh doymazsa? gurulduyormuş o da düşünsene, kazınıyormuş.
sevgi peyniri olsa keşke., şefkat peyniri, huzur peyniri, sabır peyniri.. sonra köyden dedemler mutluluk peyniri yollasa o da sadece ruhu doyursa..