YEMEK YERKEN soluk boğazına kaçan lokma nedeniyle BOĞULARAK öldüğü açıklanan rahmetli.
şimdi bazıları, "o kadar insanı astı, boğarak öldürdü, şimdi kendisi de aynı sona uğradı, allahın adaleti"
falan diyorlar da, o idam kararları verirken sene kaçtı 1981-82, bugün hangi yıldayız 2015, herif cumhurbaşkanı oldu, 7 sene çankaya köşkünde bir eli yağda bir eli balda yaşadı, sonra emekli oldu, süper emeklilik maaşıyla marmaris'teki evinde yine bir eli yağda bir eli balda yaşadı,hayatın keyfini o çıkardı, 90 yaşlarda rahatsızlıkları oldu ama yine hayatın tadını çıkardı, ne zaman boğazı tıkandı 98 yaşında hasta yatağında.
ondan sonra da allah ın adalati, süper adaletmiş o ya. o idam kararlarını eli titremeden imzaladığı, ülkenin başına bazı yasaları çıkarttığı günlerde, orduevin de bir resepsiyonda tıkınırkene o lokma boğazına takılsaydı da o günlerde ölse idi, allah ın adaleti derdim ama, 35 sene sonra 98 yaşında bu başına geliyorsa "geç kaldın be gülüm, günaydın" demek düşüyor.
(bkz: allah a inanmak ama güvenmemek) diye yazdığımda bana kızıyorlar, acaba diyorum atatürk 98 yaşına kadar yaşasaydı, ne olurdu? bugün bambaşka bir türkiye ve islam coğrafyası olurdu, herşeyi geçtim en azından ben bu yazıyı yazmıyor olurdum...
