1 mayıs işçi bayramı

entry429 galeri
    144.
  1. anneler günü için beis görülmez. sadece "bizi dünyaya getiren bu eli öpülesi insanları sadece bugün hatırlamayalım" denir.

    öğretmenler günü, büyük bir kesimin onayladığı, onaylamayanın adeta linç edildiği bir gündür.

    tüm olayı, sevgililere para harcatmak olan sevgililer günü de coşkuyla bilimum avmlerde, mangolarda falan kutlanır. karşı çıktığınızda "ezik" olursunuz.

    babalar günü, halalar, dayılar günü, çemişgezek'in düşman işgalinden kurtuluşunun bilmem kaçıncı yıl dönümü... bunların hepsi de kutlanır, en azından haklarında bir iki cümle sarf edilir.

    ama gel gelelim takvimler 1 mayısı göstermişse... işte o zaman tuhaf bir gerginlik, stres baş gösterir.

    1 mayıs işçinin ve emekçinin bayramıdır. onca maden kazasına rağmen, üç kuruş ekmek parası için her gün tekrar madenlere inenlerin bayramıdır. her ay yaşanan yüzlerce iş kazasına rağmen ailesini geçindirmek için gökdelenlerin bilmem kaçıncı katında inşaat işine devam eden, meslekleri toplumda küçümseyici bir sıfat olarak da kullanılan "amele"lerin bayramıdır.

    işte böyle bir bayramda bile, hakim sınıf gücünü gösterir topluma. bu güç, haklılıktan ya da çoğunluk olmaktan gelen bir güç değildir. "toplum bilinci"ni oluşturan neredeyse tüm ana kanallara sahip olmaktan, onları kontrol etmekten ve hatta devlet aracılığıyla topluma yerleştirilen hakim ideolojiden ileri gelen bir güçtür.

    cahil, yavşak, yalaka ve lümpen takımlarının gösterilerine sahne olur hemen hemen her 1 mayıs. bunlar açıkça 1 mayısta 1 mayısı protesto ederler. 1 mayıs, onların "çocukluğunda limon satardı, şimdi ise ülkenin en büyük iş adamlarından birisi oldu" şeklindeki toz pembe dünyalarını kapitalizmin ve endüstrileşmenin gri, metalik rengiyle kirletir çünkü.

    her sene "teröre" verilen kurbandan çok daha fazlasını iş terörüne verdiğimiz gerçeğini haykırır 1 mayıs. http://www.posta.com.tr/t...oldu.htm?ArticleID=280003

    lümpen tayfaları azdırır, kudurtur. bunları duymak, dinlemek istemezler. "gomünüzmü mü getirek yani?" şeklinde cahilliklerinden başka hiç bir şeyi dışa vurmayan, gayri safi lümpen hasılalarını dökerler ortaya.

    1 mayısta taksimde olmayabilirsiniz. fikirlerine değer vermediğiniz ideolojik fraksiyonların bayrakları altında etrafa taş, sopa da fırlatmak zorunda değilsiniz.

    ama ne olur ki, en azından senenin bir günü, tıpkı anneler gününde olduğu gibi, emeği sömürülen, bedeni sömürülen ve nihayetinde soma ve ermenekte ve daha nice işçi katliamında olduğu gibi canları sömürülen işçi kardeşlerimizi şu bir günde ansanız? onlarla empati kursanız? onların haklarının genişletilmesi için, iş koşullarının geliştirilmesi için, yaşam şartlarının düzeltilmesi için ağzınızdan bir cümle dökülüverse ne olur?

    ama olmaz işte. o zaman bizim "milli servetimizi" gasp eden büyük hırsızlar, onları türlü yalanlarla destekleyen, meşrulaştıran şarlatanlar, bir kemik de bize düşer diye onların etrafını sarmalayan lümpen köpekler kaybeder. ezilen, sömürülen, hakkıyla oynanan, canıyla dalga geçilen kesim olarak bu sömürü düzeninin yıkılmasını ya da en azından kısıtlanmasını hiç birimiz istemeyiz öyle değil mi?

    evet, ben de öyle düşünmüştüm!
    0 ...