insanın okurken rüya görme hazzını duyduğu, 1681 yılının istanbul'unu anlatan, edebiyatımızın en güzel romanlarından biri.
Bu kitap size bir şey anlatmaz, size bir şeyler hissettirir. Kahramanlar ete kemiğe bürünür odanızda gezinmeye başlar. Mekanınız da zaten yeni cami'nin arkasındaki yıkık dökük bir han olmuştur. paralel evren felsefesini öğrenmez, yaşarsınız.
anti madde teorisi, zamanda yolculuk teorisi 1681'un istanbul'unda aklınızı kurcalar durur. Bir, orduda lağımcı olur tüner kazarsınız; bir dilenci olup istanbul sokaklarında el açarsınız. Bir, bünyamin olup koynunuzdaki esrarlı paranın ağırlığını taşırsınız; bir, puslu kıtalar atlası'na bakıp geleceğe yön vermeye çalışırsınız.
Bu kitapta gerçekle hayal iç içe geçmiştir. Kitap bittiğinde istemeye istemeye rüyadan uyanırsınız. Kim bilir belki de rüyaya başlarız kitap bittiğinde. Çünkü ne diyordu kitap: her şey ama her şey zihnimizdedir. Gerçek sandığımız her şey zihnimizdir.