çocukken inanılan saçmalıklar

entry1413 galeri
    1244.
  1. fotokopi makinasının çalışma mantığı.

    arkadaşlar babamın mesleği gereği aklımın ermeye ilk başladığı zamanlar mardin ilinin saçma sapan bir yerinde yaşıyorduk. yani sizi şimdi koysak 2 saatten fazla kalamazsınız.
    teknolojiyi evdeki televizyondan gördüğüm filmlerden vs takip edebiliyorum.

    bir yerde gözüme fotokopi makinası ilişti. sene 1994 ya da 95. bunu kendime oyun edindiğim için her şeyi anneme babama sormadan kendim çözmeye çalışıyorum.
    o kadar yalnız ve işsizim ki, bunun çalışma mantığını düşünmeye başladım. gördüğümüz üzere adam kağıdı koyuyor, alttan aynısı çıkıyor.
    camın üzerine kağıdı koyuyor ve kapağı kapatıyor... benim için gizem burada başladı.

    ne oluyordu o kapağın altında?
    kendi kendime bulduğum mantıklı yanıt: bir jilet var içinde ve kağıdı ikiye kesiyor. yani o ipince tarafından kusursuzca 2'ye bölünüyor...
    sonra iyi de, yazılar nasıl diğerine geçiyor? diye düşünerek sorgulamaya başladım.

    çok nadir de olsa, resmi işler ve yıllık giyim alışverişlerinde merkezi yerlere giderdik. bir iş için yine merkeze gittik. babam nüfus kağıdını bana verdi kırtasiyeye gönderdi şunun fotokopisini çektir dedi.
    yeminle elim ayağıma dolaştı sevinçten. yakından fotokopi makinası görecektim. keşke hala böyle basit şeylerle mutlu olabilsem.
    neyse adama verdim kimliği. adamın masasının arkasında duruyordu f.makinası. ben de merakla hemen parmak uçlarıma yükselip, dikkatle izlemeye başladım. nöronlarım elektrikle coşarken herşey 3-4 saniyede bitti.
    bir şey anlamamnıştım...

    ama fotokopiyi ve kağıdı elime alınca bi şimşek çaktı beynimde. kimlikte pvc kaplama vardı ama kağıtta yok.
    eee dedim kendi kendime; üstündeki kaplama da hiç bozulmamış? işte bu noktada kendi tezimi çürüttüm.

    o yaşta bu yaşadığım yer ve ortamın imkanları dahilinde tez-anti tez-sentez olayını kendi kendime geliştiriyordum. zor olansa, tezi de anti tezi de sentezi de kendim yapıyordum.
    hikayenin bir önemi yok. sonucunu hatırlamıyorum. bir şekilde o makinanın nasıl çalıştığını öğrendim.

    buradaki mesele, çocukken her şeyin üstesinden gelebiliyordum. şimdi öylesine yorgunuz ki hepimiz... bir de bu teknoloji kolaylığında.
    0 ...