kuran ı kerim deki irade çelişkisi

entry18 galeri
    18.
  1. kimi müminin bol küfürlü "irşad" denemelerine sahne olan çelişkidir. bunca küfürden sonra hidayete ereceğimiz kesindir!...

    küfürbaz mümin "bir insanı öldürmek ya da ona iyilik yapmak insanın elindedir" diyor. meseleye o açıdan da bakabiliriz ama ilgili kuran ayetleri daha net olduğu için şu açıdan bakalım: dediği cümlenin bir benzeri "iman etmek veya etmemek insanın elindedir" olmuyor mu? oluyor... fakat kuran'da insanları imana ancak allah'ın döndürebileceği, dilediğinin iman edeceği, dilediğinin etmeyeceği defalarca tekrarlanmış durumda.

    tabi diyeceklerdir ki "öyledir ama üzerinde açık bir baskı, açık bir yönlendirme hissetmediğine göre, iman etmezsen sorumlu sayılırsın". yani allah öyle dilediği için imansız oluyoruz ama dileğini bize açıkça hissedilir şekilde dikte etmediği için sorumlu sayılıyoruz. böyle bir mantığa (!) denk gelen örnek ne olabilir? düşünelim:

    bir fareyi bir labirente koyalım. labirentteki tek bir çıkış dokunduğu anda elektrikle kızartma olacağı bir kapı olsun. fare cüz'i iradesiyle sağa da koştursa sola da eninde sonunda o kapıda bulacaktır kendini.

    tabi bir de şöyle söylenebilir. "efendim neden tek bir kapı olsun? birinde felaha ereceği iki kapı da olabilir". olabilir olmaya ama o zaman farenin hangi kapıdan çıkacağını bilemeyiz. fakat iddiaya göre tanrı bilmektedir. bildiğine göre deney düzeneği bir üst paragrafta olan düzenek olsa gerek...

    böyle olduğunun bir ispatı da tebbet suresidir. malum, söz konusu sure ebu leheb daha sağken "inmiş", kendisi cehenneme mahkum edilmişti. yani istese bile iman etmesi mümkün değildi.

    kimisi diyebilir ki "efendim ebu leheb zaten azgın bir müşrikti. sonunun önceden belli olmasında şaşılacak ne var?"... sonradan ebu süfyan gibi birinin iman ettiği düşünülürse şaşılacak çok şey var ama hadi şaşırmayalım ve başka bir örneğe bakalım:

    diğer örnek kuran'da geçen hızır (olduğu düşünülen, allah'ın sevdiği kişi; biz hızır diyelim) ve musa kıssasıdır. hızır musa ile yolculuk ederken gördüğü bir çocuğu öldürüverir. musa kızar tabi kendisine. hızır der ki:

    "Çocuğa gelince, onun anne ve babası mü'min kimselerdi. Bundan dolayı, onun kendilerine azgınlık ve inkar zorunu kullanmasından endişe edip-korktuk. Böylece, onlara Rablerinin ondan temiz olmak bakımından daha hayırlısı, merhamet bakımından da daha yakın olanını vermesini diledik." (Kehf, 18/80-81)

    görüleceği üzere hiç bir günahı olmayan bir çocuğun azgın olacağı garanti edilmiştir!.. aslında garanti de edilmemiş, azgın olacağı endişe konusuymuş!... yani öldürülmesi için yeterli sebepmiş!.. üstelik yerine gelecek çocuk daha hayırlı olacakmış!...

    yani birileri bunları mantıksız bulduğumuz için mi bunca sövüyor!.. yahu sövmek yerine işin aslını esasını adam gibi anlatsanıza aynen bizim yaptığımız gibi... sövgü haksızların son sığınağıdır vesselam...
    0 ...