Alkol içtiğim zamanlar (genelde yalnız içtiğimden) hep kendimi taşırdım. Yine bir gün beşiktaş iskelesinden sallana sallana vapura bindim. Cebimden sigara almaya çalışıyorum cep yok. Spor bi ceketti. Ulan elimi yana atıyorum dümdüz aşağı iniyor. Üsküdarda indim vapurdan. Yol kenarındaki polislerin yanına gittim. Vapurda cebimi çaldılar dedim. Maytap mı geçiyorsun gibisinden süzdüler. Ben de inandırmak için yalvarıyorum. içlerinden biri;
-Genç, hangi cebin çalındı?
diye sordu. Sağ elimi yine dümdüz indirdim aşağı işte bu cebim cevabını verdim. Kahkahalar koptu tabii. Aynı polis
-Ceketinin iç cebine bak.
dedi. Vay amk bu ceketin cebi içerdeymiş diyip çıkarttım sigarayı. Yaktılar sigaramı. Aynı piç bu sefer ;
-genç sen sarhoşsun. ceketi ters giymişsin. Çıkar ve düzelt. Sonra git evine.
Dedi. Ulan iyice yerin dibine girdim. Taksiye binip sessizce uzaklaştım.
Evet alkollüyken bunları hatırlamak saçma geliyor olabilir. Ama hatırlıyorum. Uyuşmuş bir beynin, düşürdüğü komik durum işte. Bunu da kimse bilmez. Her ceket giydiğimde de aklıma gelir.
