ülkü ocakları

entry567 galeri
    287.
  1. ilden ile değiştiği gibi ilçeden ilçeye bile değişir. Ben hep içlerindeydim sosyal demokrat bir aile yapısından gelmeme rağmen 13 yaşımdan bu güne kadar içlerinde bulundum. Yaklaşık 17 yıldır... dile kolay çok uzun gelmeyebilir benden yaşça büyük olanlara ama içini dışını bilirim çünkü çok zamanım geçti Ülkücülerle ve Ülkü ocaklarında. istanbul Anadolu yakasında her ocakta bulunmuşumdur her ocakta çay içmiş sohbet etmişimdir. Üniversite sebebiyle şehir dışına çıktığımda da teşkilat içindeydim.

    her teşkilatta her yapılanmada çürük adamlar vardır. kavun değil ki koklayıp bakalım içi nasıldır bilelim.

    Burada daha önce yine ülkücülerle ilgili bir başlıkta bahsetmiştim yine bahsedeceğim o yazıyı bulamadım çünkü.

    2003 yılında Ankara da düzenlenen Kurultaya katılmak üzere Çorum gazi üniversitesi öğrencileri olarak * Ülkü ocakları binasında toplanmıştık. Çorum-Ankara arası 4 saat sürdüğü için sabah 8 de orada olacak şekilde yola çıkacaktık bu sebeple üniversiteli ülkücüler ayrı bir tarafta çorumlu ülkücüler ayrı bir tarafta oturuyorduk sohbet muhabbet falan vakit geçiriyorduk yani. Bu sırada içimizden Erzurumlu bir arkadaş saz çalmaya başladı bizde türkü söylüyorduk bir ara osman öztunç tan üsküdarı tıngırdatmaya başladı bizde söylemeye başladık tabi hızlı zamanlarımız hepimiz fanatik fikriyatçıyız. Neyse parça bitti bu sırada yanımda duran ve henüz 1.sınıf öğrencisi olan biri "ya bu söylediğiniz parça ahmet kaya nın dimi" dedi... bende "evet kardeşim bu ahmet kaya nın şarkısıydı birazdan da ferhat tunç tan söyleyeceğiz en son grup yorum yapıp yola çıkacağız sonra şoföre küteyi dayayıp sür lan stalingrada" diyeceğiz diye taşak geçtim ister istemez...

    sırf bozkurt yapmayla bir fikriyatın adamı olunmadığı gibi sırf ocakta bulundu diye ülkücüde olunmaz.

    neyse işte... sıkıntılıyım sinirliyim üzgünüm!

    ama bir şey daha diyeceğim. 2007 yılıydı sanırım bir ilde biri "bir" dayısının torpiliyle "ocak başkanlığına" getirildi biz bu şahsı yakından tanıyorduk kendisi birçok ülkücüden dayak yemiş bir "ülkücüydü" dedik ki "bu şerefsizin önde gideni sırf babasının ve kendisinin parası var diye bu adama görev vermeyin başınız ağrır" dedik tabi kimse dinlemedi "kıskanmayın olmmm" diyen bile oldu hatta. sonra bu şerefsizin teşkilatına polis baskın yaptı ahlak dışı materyaller bulundu... birileri adamlar haklıymış dedi ama geç oldu.

    ha bunlar neden oluyor biliyor musunuz? ben size onuda diyeyim.

    Misal istanbul da doğup büyüdüğüm ve yetiştiğim ilçedeki teşkilatın aylık kirası 3.500 liraydı o da tanıdık kıyağı ile ilçenin merkezinde o büyüklükte bir yeri o fiyata kiralamak imkansız. Bu 3.500 lirayı her ay denkleştirmek genel merkezin yolladığı dergileri satarak olmuyor işte...

    "reis" dediğin sadece gerçek manada "ülkücü" olmayacak aynı zamanda parası da olacak ki kirayı ödeyebilsin. il-ilçe teşkilatları da böyle paran varsa makam var. maalesef böyle yani. gerçekler acıdır.
    0 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük