türban (başörtüsü) dinin sadece görünen kısmıdır. din ile uğraşmak isteyenler için en kestirme yoldur. nitekim 28 şubat döneminde ilk darbe başörtüsüne vurulmuştur. şimdi başörtüsünün artması azalması kimi bu kadar enterese eder bilinmez. bunların amacı yanlışı yanlışla kapatmaktır.
dönelim yakın geçmişimize. 28 şubat döneminde güya din ile mücadele edeceğiz diye immamhatipler kapatıldı. o zamanlarda imamhatipler 10 mezun veriyorsa bugün 3 mezun veriyor. peki ne oldu bu 7 adam? buhar olup uçmadı ya.. birileri dine darbe vuracam derken dindarları daha bir sisteme angaje ettiler. imamhatipe gitmeyenlerin zihniyeti mi değişti? asla. sadece farklı okullarda farklı giyimlerle girdiler sisteme. hem de imamhatipli olarak 1-0 yenik başlayacağı maça 0-0 başlayarak.
gelelim işin siyasi boyutuna. neymiş efendim türban siyasal simgeymiş. ben şahsen bu görüşe asla katılmıyorum. ama farz-ı muhal bunun gerçek olduğunu düşünelim. ulan sormazlar mı adama sizin ülkenizde siyaset yapmak yasak mı? yahu siyaset ayıp değil, günah deği. utanç sebebi hiç değil. bu memlekette parti rozeti takmak da mı yasak???