yaşamın kendisine ne getireceğini bilmeden, yaşamın kendisine hep kötü şeyler getireceğini düşünecek kadar korkak insanların; hiç bilmedikleri ve hiç kimsenin bilmediği bir dünyaya yolculuk edebilecek kadar cesaretli oldukları andır intihar. bolca korkaklık ile bolca cesaretin karıştığı bir anda, bu iki karşıt hissin insana yaptırdığı harekettir. dünyaya gelmeyi seçmemiş insanoğlunun ölümünü seçme arzusudur. geçmişine küsüp, geleceğini yok etmektir. bencillik olarak nitelenemeyecek kadar karmaşık, asalet olarak nitelenemeyecek kadar basit bir harekettir. ölümden korkarken ölümün üzerine gidebilmektir. korku filmlerinde, evinin içinde bir katil olduğunu bile bile duyduğu çıtırtılara doğru yönelen kurbanın hareketi gibidir intihar. başına geleceği bile bile, adım atmaktır hayattan dışarı. yürüyüp gitmektir, "sizi bekliyor olacağım." diyerek sevdiklerine.
karmaşık bir sistem insan. intihar etmek kimilerine göre çocukça, kimilerine göre asilce. bana göre intihar, mutlak olana sabırsızca yürümek bir sürü gelecek hatıranın üzerinden atlayarak.
uyumadan uyandım
yine aynı dünyaya,
karar verdim
kalmaya.
baktım dedim ki aynaya:
acelen ne?
olacaklar olacak
bir gün nasılsa.
yaşa;
sevdiklerin var burada
hala.
yaşa;
seni sevenler var burada
hala.