Yazlıkta bir akşamüstü kafenin birinde arkadaş grubumuzla oturuyoruz. Hemen arka masada da Murat Dalkılıç'a benzeyen bir eleman var. Kendisi daha önce takıldığımız bir kafede çalışıyordu, sıkça görüyorduk. kız arkadaşlardan ikisi telefonu ellerine alıp yer bildirimi yaptılar. maksat hep bizim çocuklar mı güzel kız arayacak, bizim de canımız yok mu tepkisini dile getirmekti. kızların orada bulunanları gözden geçirdiği esna da ''Murat dalkılıç'ı bulun asıl'' diye bağırdım. Ben gitti sanıyorum elemanı, meğer arkama geçmiş. Yerin on milyon kat dibine geçtim.