başlığa konu söz meclis genel kurulunda değil, şeriyye komisyonunda söylenmiştir. şeriyye komisyonu, saltanatın kaldırılması yönündeki teklifi, hilafetin saltanattan ayrılıp ayrılamayacağını, türlü dini deliller ileri sürerek tartışıyor ve tartışma bir türlü bitmiyordu.
sonuçta mustafa kemal geldi, kılıcını indirdi, gordiyon düğümünü kesti attı...
peki saltanatın kaldırılmasının sayısız sebebi bir yana o günlerdeki sebebi neydi? itilaf devletlerinin lozan'a istanbul hükümetini de davet etmesiydi!.. meclisin yanıtı ne oldu? bir kişi hariç olmak üzere tüm milletvekilleri saltanatın kaldırılması yönünde irade beyan ettiler.
durum böyleyken, şeriyye komisyonundakilerin sanki ortada tartışılmaya değer bir durum varmış, padişah, millet iradesine, arap tarihinden getirilen bazı gerekçeler sebebiyle ortak edilebilirmiş gibi konuyu tartışması abesle iştigaldi.
"arap tarihi" derken hiç öyle dini filan kastetmiyorum. bilindiği gibi yönetimin nasıl olacağı konusunda "kararların müşavere ile alınmasıyla" ilgili ve haliyle cumhuriyet idaresi lehine yorumlanabilecek bir kuran ayeti dışında hiçbir ayet veya hadis yoktur. hilafet kurumu ve hele hele saltanat, dinin değil arap tarihinin sonuçlarıdır.
hoş, ortada cumhuriyet idaresini reddeden bir ayet veya hadis olsaydı da sonuç değişmezdi, o ayrı...