çalıştığım iş merkezinde asansöre bindim son anda gelen birinin olduğunu farkedip asansörü durdurdum ve "atla john seni gideceğin yere bırakayım" dedim. yok öyle demedim tabii.. adam teşekkür etti, ben de rica ederim dedim sadece.
sonra adam hiç çekinmeden süzmeye başladı. insan biraz belli etmeden yapar "ceylanı ürkütmeyecen" mottosundan haberi yok galiba. telefonumla ilgilenmeye çalışıyorum da çekmiyor ki. sonra konuşmaya karar vermiş olacak ki;
- burda mı çalışıyorsunuz, dedi.
+ evet.
-ben 5.nci kattayım çay içmeye gelin bir gün.
+....... (ne desem bilemedim sessizliği)
- zartunyan muhasebe ofisi.
+ muhasebe demek (ulan ne alaka muhasebe, hadi sigortacı falan olsa diyecem buldu ballı müşteriyi prim kapma peşinde, bakışlarını da hiç beğenmedim zaten).
-evet mutlaka gelin ama.
+önce siz gelin biz de 7.nci kattayız mortingen mimarlık ofisi, mutlaka bekliyorum.
-tamam dedi ve göz kırparak indi mal herif.
içimden gül sen dedim son gülen iyi güler. adam bilmiyor ki ofisteki tek kız benim, karşısında izbandut yarması 5 erkeği görünce ne hissedecek görmek için sabırsızlanıyorum. *