efendim 20. yüzyıla girildiğinde bu oyunda önemli kural değişiklikleri getirilmişti. mesela top kornere çıktığında, köşeden serbest vuruş kullanılmıyor taç atılıyordu; centilmenlik dışı faule penaltı, ceza alanında yapıldıysa bir fazladan penaltı veriliyordu vs. sonra değişikliklere gidildi, sarı-kırmızı kart gibi uygulamalara başlandı filan. ama 21. yüzyılın başında olduğumuz şu dönemde hala bazı yeni köklü düzenlemelere ihtiyaç görüldüğünü görüyoruz. misal:
1)ceza sahasının şekli
düz mantık ingilizlerin dikdörtgen diye koydukları ceza sahasının şeklen salakça durduğu aşikar. nitekim, dar açıdan çizgide fauller penaltı olurken, tam cepheden ama yarım metre geriden faullere frikik verilmesinin haksızlık yarattığını görüyoruz. bunun yerine 143 derecelik yay kullanılsa daha uygun olabilir. gerçi o zaman da arif erdem usta futbola geri döner, ama olsun.
2) iki sarının bir kırmızı etmesi
hakemler artık sarı gösterirken bile korkuyorlar, hemence kırmızıya dönüşür diye. noluyor? çoğu pozisyon cezasız kalıyor ve sertliğe geçit veriliyor. bunun yerine sarı kartın etkisi azaltılsa, göstermekten korkmayabilirler. nasıl yapılabilir? misal, turuncu kart kavramı ortaya çıkar. iki sarı bir turuncu, iki turuncu bir kırmızı olur ve çekirge zıpladıkça zıplayabilir.
3) en gerideki oyuncunun (genelde kaleci olur bu zat) ofsaytı bozmaması
bu da bir haksızlık doğurur. madem ofsayt niye kaleci veya bir arkadaşı orada kalabilir? bu haksızlık yüzünden her maçı yaklaşık iki gol ortalamasıyla izlemek zorunda mıyız? madem öyle, rakip takımın en ilerisindeki oyuncu da ofsaytta kalmasın da gol yağmuru izleyelim. gerçi o zaman da kral hakan şükür yetmiş yaşına kadar futbol oynar, ama olsun.
