geçen hafta üsküdar'da cuma namazından önce abdest sırasındaydım. (bilenler bilir, namazdan sonra abdest sırası olmuyor) sonra düşündüm de vücudumun bir kaç uzvunu bir ritüel gereği ıslatmam belki de bir sürü insanın susuzluktan kırılmasına sebep olabilir. sonra elimi vicdanıma koydum ve bir daha düşündüm. sadece cuma namazı için hazır bulunduğum camide binlerce insan var ve hepsi abdestli ya da abdest almak üzere.. aman allahım bu bir çılgınlık!! kaç bin metreküplük bir su sarfiyatı demek bu? buna bir çözüm bulunmalı. bu müsrif, gerisini düşünmeyen, alçaltıcı düşünce yapısının düzelebilmesi için aydınlanmacı ve akil bir chp idaresi gerekli olduğuna karar verdim. abdestle hemhal insanlar türlü bahanelerle içeri atılmalı, camiler chp il meclisi binasına çevrilip alem kısmına demirden müterettip altı ok monte edilmeli, olmadı ahıra çevrilmeli ya da sinema işletmecilerine satılmalı. insaların camiden uzaklaşmasını sağlayıp bizden sonraki neslin su sıkıntısını abdestsiz bir zümre yetiştirerek halledebiliriz dedim kendime. vay be mustafa kemal, ismet inönü ve avenesi ne düşünceli ne mübarek insanlarmış maşallah.
