erol taş bir gün yolda yürürken halk tarafından provokatörlerin de etkisiyle taşlanmaya başlar. bir müddet yürümeye devam etmek ister, o müddette de kan içinde kalmak üzeredir.
üstat kalabalığa döner ve der ki... ''siz bana taş değil, ekmek atıyorsunuz, ekmek!''
kalabalık taş atmayı falan bırakır, başlar üstadı alkışlamaya...
erol taş'ın hayatında bir şey değişmez. yaptırır pansumanını, altın portakallarını almaya devam eder.