bir aydır içinde bulunduğum sözlük. bu süre içindeki gözlemlerimi, hoşnutluklarımı ve kimi eleştirilerimi yazmak isterim. bu, elbette ki biraz kişisel bir entry olacak. umarım kimseyi gücendirmeyiz.
öncelikle şunu belirtmem gerekir ki, epey uzun bir süre ekşi'de yazmış bir insanım. kafamdaki sözlük konsepti de üç aşağı beş yukarı orada oluştu, amacım "hangisi döver" sığlığına girmek değil, ama entry'nin içinde lafı geçerse diye baştan belirtiyorum.
öncelikle uludağ sözlük, bir içerik sözlüğü değil. insanlar, kimi konulardaki düşüncelerini o konuların başlıklarına yazmıyor. konu hakkındaki en aykırı cümleyi başlık olarak açıp, o başlık altında tartışma başlatıyor. mesela yazarların çok büyük bir kısmı, beyoğlu'yla ilgili bir şeyler söyleyecekleri zaman beyoğlu başlığına yazmıyor. beyoğlu'nda salak insanların da takıldığını düşünüyorsa gidip "salak insanların da takıldığı semt" demiyor. "beyoğlu'na takılan salaklar" diyor ve başlıyor tartışma. ne olursa olsun dikkat çekmek için ve provokasyon amaçlı açılmış başlıklarla dolu bir sözlük bu. ayrıca adı üstünde, sözlük olan bu oluşumda pek çok ingilizce kelimenin karşılığı da yok. ben hala, internette bir şeyler okurken takıldığım kelime için gidip ekşi'ye bakıyorum. zira kelimenin farklı kullanımlarıyla ilgili bilgi almak istiyorum.
diğer bir mesele de küfür'lerle ilgili. kişilere küfür edilmemesi gerektiğini savunanlardanım. ama argo olmadan da yaşanmayacağını düşünüyorum. zira argo, yalnızca küfür etmek demek değildir. argo, belli bir alt kültürün kendi arasındaki dili demektir. uludağ sözlük, kendi argo'sunu oluşturamamış olduğu gibi, argoya giden yolları da tıkıyor. türkçe'de erkek cinsel organının adı "sik"tir. penis değildir, alet değildir, kamaşullah hiç değildir. ama entry içinde bu kelimeyi s*k olarak yazmak gerekiyor ki bunun ikiyüzlü bir hareket olduğunu düşünüyorum. evet, toplum olarak cinsellikle ilgili konularda kapalıyız ve cümle içinde cinsel organ adlarını kullanamıyoruz. doktora gittiğimizde bile türkçesini değil ingilizcesini kullanıp "penis" diyoruz. bu kadar saçma bir durumun yaşanmasının asıl sebebi zaten bu kapalılık. cinsel organ adının bile söylenememesini sözlük'ün eksi yönü olarak görüyorum. kaldı ki, insanlar "seri eksi oy veren ibne" diye, eşcinselleri aşağılayıcı, ayrımcı başlıklar açabiliyorlar. sik demenin yasak olduğu bir ortamda "ibne"lerin havada uçuşması bana biraz saçma geliyor. kaldı ki, küfür etmenin yasak olması gibi bir durum da yok. insanlar küfürlü kelimeleri hiç kullanmadan birbirine çok da güzel küfürler edebiliyorlar. edilen küfürler de yenilir yutulur cinsten değil. ama anlaşılması gereken, küfür etmenin tek yolunun "sik" "göt" vs yazmaktan geçmediği. hal böyle olunca, bu kelimelerin yasak oluşu da biraz şekilsel, dostlar alışverişte görsün gibi duruyor.
diğer sözlüklerde de burada da inanılmaz bir ekşi kompleksi görüyorum. insanlar, ekşi sözlüğü nasıl da geçtiklerini, aslında ekşi'nin nasıl da fos olduğunu yazıp duruyorlar. bunun sebebi aşağılık kompleksi değil de nedir? ekşi, sözlük konseptinin kurucusudur ve içinde inanılmaz iyi yazarları da barındırır. içinde çok kötü yazarlar da vardır, egosunu zaptedemeyip öteye beriye saçan yazarlar da vardır, çok kötü yazarlar da vardır, gerçek hayatta insanların yüzüne bakmaya cesareti olmayıp orda asıp kesen yazarlar da vardır. 10 bin yazarın içinde her türlü insan vardır. ama şunu kabul etmek gerekir ki, içerik olarak çok zengindir. sol frame önemli değil, gidip kuveyt kelimesini aratırsanız kuveyt'le ilgili pek çok "tecrübe" okursunuz, diyalektik materyalizm kavramını aratırsanız da yetkin kalemlerin yazdığı pek çok güzel yazıyı okursunuz. kısacası, uludağ sözlük'tekilerin, ekşi'ye karşı hislerini bir kenara bırakıp biraz rahat olmaları bu sorunları bitirecektir gibi geliyor bana. çünkü, insanların ekşi sözlük başlığına gidip gelip "bitti, amma fosmuş, ne kadar salak insanlar var, biz onlardan daha iyiyiz" yamanın yalan olduğunu düşünüyorum. ekşi, bugün yazar alımlarını açsa, o yazıları yazan insanların çok büyük bir kısmı da oraya gidecek.
imla konusu da uludağ'la ilgili bir diğer durumdur. imla konusuna değer verdiğini söyleyen uludağ'da ben hergün youtube video yorumu kalitesinde pek çok yazı okuyorum. i'ler ı olmuş, de/da'lar bitişik yazılmış, noktalama işaretlerinin hemen hepsi yanlış kullanılmış... bunları geçtim, kimi başlıklar imla hatalarıyla açılabiliyor ve bu durum o kadar sık gerçekleşiyor ki can sıkıcı oluyor. imlaya dikkat edilmemesi, kendini yazarak ifade eden insanlar için eksikliktir diye düşünüyorum.
burası da, aynı diğer sözlükler gibi, içinde pek çok yaratıcı beyin barındıran bir komünitedir. burada da pek çok başlığı görünce kahkaha attım, hatta ekşi'den iyi bir tarafı varsa o da format olarak mizahın farklı oluşudur. (ekşi'den birebir başlık taşıyan arkadaşların buraya ettikleri kötülüğü herhalde geçen günkü hekır etmemiştir) insanlar biraz daha rahat olsa, ekşi'yle cebelleşmeyi bırakıp buraya konsantre olsalar çok da iyi olur gibi geliyor bana.
*bu entry'de kimseyi hedef almadım, olur ya verdiğim örnekler birileriyle uyuşuyordur, tamamen tesadüftür efendim.