o izdiham nedeniyle ezilerek vefat edenler bile oldu.
sevmedikleri için gerçek anlamda iğne atsan yere düşmeyecek şekilde bir görüntü söz konusuydu değil mi? ( açın fotoğrafları inceleyin. O günün tanıklarının sözlerine, anlattıklarına bakın! )
şimdi buna da derler ki; cenazesinden bile korkuyorlardı(!) (he canım hee!)
hadi 1938'i koyun bir kenara...
bir de 10 Kasım 1953 günü vefatından 15 yıl sonra ebedi istirahatgahı olan anıtkabir'e nakil edildiği törenin fotoğraflarına görüntülerine bakın.
he len hee vefat edeli 15 yıl olmuş adamdan korkuyorlardı haklısınız (!)
hele bir de halkın arasında denize girişi, gezmesi, okullarda, fabrikalarda, gittiği yerlerde halkın arasında oluşu vardır ki...
binlerce korumayla gezen milletin adamı(!) olarak adlandırılıyorsa, yanında 1 tane koruması olmadan halkın arasına karışarak fotoğraf çektiren adama ne demeli bilemiyor insan...
öte yandan şöyle bir durum var ki o daha da ilginç!
Atatürk'ü sevmeyen adamların tamamı ondan korkan insanlar. Bu doğru bak! Fakat halktan olsa da halkın tamamını temsil edemez o kısım! hatta bu korku öyle bir korkudur ki... Vefatının 76. yılında aynı adamların torunlarında torbalarında devam eden nesillerinde aynı sevmeme durumu ve tabi korku durumu aynen devam etmektedir!
Ayrıca kimse kimseyi sevmek zorunda değil!
Gel gelelim saygı duymak ayrı konu...
Bu halk gerçekten onu çok ama çok sevdi.
sevmeyenlerin de anlam veremediği ve kudurdukları nokta bu. Gönüllerden koparıp atamıyorlar. Ve inşallah ilelebet de koparıp atamayacaklar...
