akrabaların belli hal ve hareketlerinden rahatsız olmaktır. Hep bir kıyaslama içindedirler, kendi evlatları sizden daha iyi olsun isterler, başarısızlıklarınızda ''takma kafaya ya'' der bıyık altından ihbin ihbin gülerler. genelde akrabalara karşı bir sevgi hissetmiyorum, ama nefrette hissetmiyorum. kayıtsız kalmak en iyisi. zira %80'i sokaktan geçen bir insandan farksız gözümde. iyi günde kötü günde yanınızda olmayan, sizi hiç aramayan sormayan, yolda görse selam vermeyen biri nasıl akraba oluyor onuda çözemedim gerçi. işte burası kan bağı teorisinin çöktüğü yer oluyor. eskiden akrabaların çok azı başka şehirlere gidermiş, yan yana evler yapar buralarda mahalle şeklinde yaşarmış(en azından bizde durum böyleydi) haliyle daha bir tutuculuk, sahiplenicilik varmış. şimdi ekonomik sebeplerle herkes yurtiçi yurtdışı farklı bölgelere dağıldı, iletişim kesildi. facebook var, telefon var ama ne yazık ki insanlarda o eski duyarlılık yok. manevi bağ devrimi gerçekleştirmek lazım artık. bizi seçen ve bizim seçtiğimiz insanlarla yola devam etmeli.