dünyanın en zor, en kolay, en içten, en yapmacık söylenebilen cümlesi. Öyle bir şeydir ki bu cümle, en bohem takılanları dahi iki saatte arebesk söylemlere itebilecek, en melankoliklerin bile yüzünde güller açtırabilecek gücü vardır. Dünya ondan ibarettir. Ellerin yalnız onun ellerinde terler, gözbebeklerin onun gözlerine bakarkan küçülür, her doğa olayını ona bağlarsın. şiirler okunur, şarkılar söylenir, beddualar edilir, küfredilir, intikam yeminleri edilir. Ama yine de o iki kelimeye teslim olursun. benzetme yapacak olursa, bir ressamsındır parmak uclarında başlayan felci, beyninde hissetmeye başlar ve bir daha resim yapamayacağını düşünüyorsundur. ama yine de parmak uclarında ki felçten daha önemlidir başladığın resmi bitirmek. Seni seviyorum demeye başladığın anda başlar felç vücudunda, asla onarılamayacak tahribatlar açar, hiçbir antibiyotik etki etmez bundan sonra, bakmayın klişe cümlelere, yok doğru kişiyi değil, doğru sevmek falan... sevmenin doğru kişisi de olmaz, doğrusu da... önünü göremediğin bir yoldasın, her şarkı arabesktir ve onu hatırlatır, her şiir turgut uyardır artık, elele tutuşan her çift en az sizin kadar güzeldir... Korkmayın, seni seviyorum demekten, seven insandan zarar gelmez dünyaya, güzel yürekli bir adamında dediği gibi "dünyayı özgürlük kurtaracak, her şey ama her şey bir insanı sevmekle başlayacak" seni seviyorum...