sevgili sözlük, bir gece köyde can sıkıntısı ile boğuşurken, kuzenlerle ışığı kapatıp film izlemeye karar verdik. bir yandan film izlerken bir yandan da tv sehpasının üzerine koyduğum kavrulmuş mısırları iştahla tüketiyordum. filme o kadar kaptırmışım ki mısırları bakmadan almaya başladım. derken mısırı ağzıma atmamla dilimin uyuşması bir oldu. ağzımdaki şeyi elime çıkartıp lavaboya koştum. elime baktı ve iğrenç gerçekle yüzleştim. yediğim sey mısır değil osuruk böceği ymiş. ağzımdaki benzinimsi tat günlerce geçmedi.
evet sözlük. ağzıma attığım için panikleyen hayvan strese bağlı olarak saldırıya geçme gereği duymuş ve resmen ağzıma osurmuştu.
not: böceği öldürmedim. yaptığı yanına kâr kalırken, arkadaşlarına olup biteni büyük bir keyifle anlatmak için hevesle uçup gidişini izlemekle yetindim.
