küçük iskender

entry1028 galeri
    100.
  1. Eskişehir Başka Kültürevi Edebiyat Atölyesi dönem açılışı gecesine konuk olan ve cümleleri tam olarak tutturamayacak olsamda aşağıda yazılı öyküyü kendi deyimiyle kıçını kaldırıp geceye gelenlerle paylaşan insan, şair.

    Günlerin birinde, bir adam, bir yerden diğerine ulaşmak için yürümeye koyulmuş.
    hava soğuk, bir yandan kar fırtınası... zor da olsa yürüyen adam bir kuş görmüş karların içinde donmak üzere olan. gönlü razı olmamış o kuşun orda ölmesine. koltuğunun altına almış ısınsın, çözülsün diye. yürümeye devam etmiş azalmayan kar fırtınasının içinde. yine karların üstünde bir hayvanın bokuna rastlamış. henüz bırakılmış, sıcacık... yine düşünüp, kuşu o bokun içine koymaya karar vermiş çünkü bok adamdan daha sıcakmış. eşelemiş önce kuşa bir yer açmış ve kuşu boka yerleştirip oradan uzaklaşmış. gel zaman git zaman bu bizim kuş canlanmaya ve cik cik ötmeye başlamış. yakınlardaki bir kurt kuşun sesini duymuş ve gelip kuşun kafasını kopartmış, boktan çıkartmış, yemiş.

    bu hikayeden çıkarmamız gereken üç sonuç varmış;

    1- sizi her boka batıran düşmanınız değildir.

    2- sizi her boktan çıkaran dostunuz değildir

    3- boğazınıza kadar boka batmışken şarkı söylemenin hiç bir anlamı yoktur.

    boğazına kadar bokta oldukları halde şarkı söyleyen tüm canlara selem olsun...
    1 ...