bu başlığın ilk entrysi silinmiş gariban yazarı için bir perspektif:
oruç tutup akşama kadar aç kalan, bunu inancı için yapan kişiye karşı, sırf bu inancı saçma bulduğu yahut bunu barındırmadığı için göstere göstere onların karşısında yemek yemenin bir erdem olduğuna, dahası bunun özgürlükle bezenmiş çağdaşlık olduğuna inanadurmaktansa, kendini fakir bir amele gibi görüp, karşında tıpkı senin yaptığın gibi göstere göstere, yani öküz gibi yemek yiyen bir insan için neler düşüneceğini, neler hissedeceğini düşün. o kişinin ne kadar boktan olduğunu, senin aç olduğunu üstündeki başındaki yamanmış çaputundan anlamasına rağmen eşşoleşşek gibi tıkınıyor olmasından bunun ne kadar yanlış bir hareket olduğunu düşün. "ne alakası var mınagoyim" nidalarını duyar gibiyim.
kimse kimsenin yediği yemeğe karışmaz bir kere; ula bu baa mı bahiyo sanrılarından kurtulup baskı görüyormuş psikolojisinden bir sıyrıl hele. zira yediğin yemeğin, içtiğin suyun kimsenin canını çektirdiği yok: bir düşün hele, oruçlu kişi aç kalmayı kendi iradesi ile seçiyor, senin gibi oruçlunun yanında bari biraz dikkatli yiyeyim iradesinden yoksun değiller.